Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

200 syf.
·
Puan vermedi
Bilincin Dirliği İçin Yeni Bir Tasavvur Oluşturmak
Bilincin Dirliği İçin Yeni Bir Tasavvur Oluşturmak ❅ ❅ ❅ Dünya tarihinin özeti, Allah inancı ve hakikatini uyanık bir bilince sahip olmayı benimseyen ve benimsemeyenlerin savaşıdır, diyebiliriz. Tarih boyunca insanın anlam dünyasına hakikat olarak bir çok kavram girmeye çalıştı. İnsana kendi anlam dünyasını belirleme ve koruma görevi düştü. Efsaneler, destanlar yerini günümüzde manipülasyonlara algılara bıraktı. Artık anlam dünyamızın hakikate sahip olma savaşı bilincimizin dirliğine/direncine kaldı. 1942 doğumlu, 1976 çeşitli mecralarda yazısı yayınlamaya başlayan Atasoy Müftüoğlu, 1980’den itibaren İran, Pakistan, Hindistan, İngiltere, Almanya, İsviçre gibi ülkelerde konferans, seminerler vermektedir. Köşe yazıları ve yurt içi ile yurt dışı konuşmalarının birikimiyle otuzdan fazla kitabı yayınlandı. 1978’de yayımlanan ilk kitabı “Firak” ile 80’li yıllarında edebi yönü ağır basan kitaplardan sonra 90’lı yıllardan günümüze değin düşünce dünyamızın varoluş meselesini ele alır. Bilincin oluşumu ve varoluş mücadelesini “Geleceği Özgürleştirmek” kitabında on üç başlıkla ele alıyor. Sahip olduğumuz İslâm dünyası toplumu özünde geçmişin birikimiyle kendine hâs kimliğiyle varlığını sürdürmektedir. İç ve dış etkilerle hassas bünyesi olumlu ve olumsuz etkilere mâruz kalmaktadır. Atasoy Müftüoğlu, İslâm Toplumunun kendi tasavvurlarını yaşamasını engelleyen radikal edilgenlikler olduğunu söyler. Güç, yetenek ve iradeye sahip olamamak bilinçsizlik, ufuksuzluk ve yetersizlikle malul oluşumuna zemin hazırlaması ilahi hakikati temsil edememek yerini pragmatik yorumlar, tercihler, konumlar almaktadır. Müftüoğlu, kültürel/entelektüel güçsüzleşme ve kriz yaşanmasına sebep olan durumları şöyle açıklar: zihin dünyaları ideolojik klişelerle, resmî öykülerle ve resmî çıkarlar doğrultusunda şekillendirilen toplumlardır. Bu durumun küresel durumu da etnik/mezhepçi/partizan bağnazlıklarla yerel zincirlere dönüştüğü için tek yoruma/akla mecbur ve mahkûm bırakılıyor. Çok anlamlılık, çok boyutluluk içeren İslâm’ın ruhuna aykırı olan tek boyuta, tek anlama hapsetmek bütün insanlığa hitap etme sorumluluğu taşıyan İslâm’a karşı bir savaştır. Birey ve toplum yeryüzünde görünür halde yaşamak ve varlığını korumak için mücadele eder. Ancak bazı durumlarda kandırılmanın her türlüsüyle uyuşturularak varlığının öz kaynağını kaybede bilir. Müftüoğlu, onurlu bir varoluşun düşünceyle başladığına dikkat ederek; benmerkezci ve kabileci yaklaşımlarla düşüncenin manasına engel olduğunu söyler. Yeryüzü bilinci ile yaşam tarzı ve ilişki biçimiyle kuşatıcı/kolektif anlamlar/yapılar inşa edilmelidir. Müftüoğlu’nun değindiği önemli bir nokta ise bağımsız bir bilgi felsefesi ortaya çıkartma cesaretini kendimizde bulamayışımızdır. Bu eksiklikten dolayı Batı’nın bilgi felsefesi paradigması bizde kronik edilgenlik haline gelerek evrensel bir çerçeve içerisinde düşünerek/üreterek bağımsız bir bilgi felsefesi oluşturamıyoruz. Kitabın giriş bölümlerinde durum analizleri bu şekilde yapılmaktadır. Şuan durduğumuz konumun yönlerini gösterilerek kavramlar çıkartılmaktadır. Kitabın orta başlıkları bilincin ölümü, oluşumu, yeni bir tasavvur gibi şuurla alakalı konular işlenir. Başlıkların ele aldığı başka bir meselede bakış acısının derecesi gösteren ufuk kavramıyla alakalıdır. Ahlâkî ufuk, sorumluluk ufkunu kaybetme gibi ayrıntılı konular/analizler yapılmıştır. Müftüoğlu, “popülist milliyetçiler”den bahsederek niteliklere, bilgeliklere yönelik en büyük tehdit olduğunu söyler. Bu durumun olduğu toplumlarda fikirlerin/düşüncelerin yerini duygusal sembollere yönelik hassasiyetlerle sansasyonel demagoji alır. Düşünsel, kültürel ve felsefî sermaye ancak fikirlerle ilgilenen, değer veren, saygı duyan, niceliklerle bütünleşen toplumlar sahip olabilir. Burada Müftüoğlu, İslâm dünyası toplumlardan yola çıkarak düşünsel, kültürel ve felsefî sermayenin nasıl kazanılacağını anlatır. Batı emperyalizmin toprakla başlattığı sömürgecilik günümüzde algı ve bilinç sömürgeciliğine dönüşmüş durumdadır. Sömürgeleştirilmiş bilinç üzerinden entelektüel/kültürel hegemonya kurulduğu günden bu yana İslâmî düşünce, kültür ve ilahiyat hayatı İslâm’ı ancak entelektüel haçlı seferlerinin belirlediği kavramsal dil ve çerçeve içerisinde konuşabiliyor, tartışabiliyor. Müftüoğlu, entelektüel haçlıların düşünce ve algı dünyamızın ölçü ve sınırlarını istedikleri şekilde belirlemeleri hakkında önemli açıklamalar yapar. “Demokrasi” kavramının düşünsel/kültürel hayatımızda iddia ettiği kavram ve kurumların hiçbir zaman hayata geçirilmediğini, söyler. Buna karşılık İslâmî anlamda gerçek özgürlüğün İslâmî farkındalıkla başlayabileceğini belirtir. Atasoy Müftüoğlu, “Geleceği Özgürleştirmek” kitabında temel vurgusu; biz Müslümanların yapısal entelektüel şiddet sebebiyle söylemsel eylem bağlamında bağımsız bir İslâmî bilgi/dil/düşünce/dünya görüşü vb. inşa edemiyor oluşumuzdur. Hâkim sömürgeci normların, kavramların dil ve düşüncenin sınırları içerisinde hapsedildiğimizi vurgular. Bağımsız bir gelecek tasavvur etmemiz için konjonktürel hesaplara dayalı düşünme ve konuşmadan çıkmalıyız. Müftüoğlu, günümüzde Müslüman aydınların kendilerini iktidar ayrıcalıklarına/ilişkilerine göre konumladıkları için hakikat cesaretine yabancılaştıklarını ısrarla vurgular. Kitap, Müslüman bilincin konumlanmış durumunu analiz ederek geleceği özgürleştirmenin ölçüsünü bağımsız bilincin hayata ve tarihe girmesiyle başlaya bileceğini söyler. Kitabın Künyesi: Atasoy Müftüoğlu, Geleceği Özgürleştirmek, Mahya Yayınları, 1. Baskı, İstanbul, Ocak 2020, 200 sayfa. Yunus Özdemir
Geleceği Özgürleştirmek
Geleceği ÖzgürleştirmekAtasoy Müftüoğlu · Mahya Yayıncılık · 202014 okunma
··
1.561 görüntüleme
kitap editörüyüm okurunun profil resmi
Teşekkür ederim kardeşim. Okumak üzere emeğini kaydettim. Müftüoğlu okuma listemde sırada bekleyen mütefekkirlerden
Yunus Özdemir okurunun profil resmi
Rica ederim, İnşaAllah faydalı olmuştur. Nasip olursa, sırada Evrensel Yalanlarla Yüzleşmek kitabının incelemesini yayınlayacağım.
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.