Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

yazar bu olayı çok yanlış anlamış
Evet, gerçek anlamda kulluk yürüyüşü, seyr-i ilallah ile başlar. Bu yüzdendir ki bazı velilerin ilahi aşkı anlatan muhalled eserlerinin arka planında, bir kadın muhabbeti olduğu rivayet edilir. Veli, kadının yolda sadece bir menzil olduğunu görür ve onun suretini ufuk zannetmenin bir algı yanılması olduğunu ya da idrak zafiyetinden kaynaklandığını anlar. Bunun içindir ki Büyük Doğu mimarı şöyle der; "Bir ufuk ki, ne Mecnun varabildi ne Ferhat; Bir ufuk ki, ilahi sırrı bekleyen Serhat..." O halde aşık için ufuk, ne Şirin ne Leyla'dır. Ufuk, bütün bir kainatı kuşatan ilahi sırdır. Bu yüzden ölümüne haftalar kala Üstad Necip Fazıl şu itiraftaha bulunur; "Kadından kendisinde olmayanı isteriz. Hasret yerinde kalır ve biz çekip gideriz." Erkek, kulluğun hakikatine erince yakinen anlar ki; bulduğunu zannettiği kadın, izafi* bir buluştur. Bunun için, ölürken geride bıraktığı yılları som hasret olarak niteler.
*bağıl, bağlantılıKitabı okudu
·
148 görüntüleme
ebrar okurunun profil resmi
Kadın yolda bir menzil değildir aksine o yolda gidenin ta kendisi olabilir. Nice alimlerden üst makamda olan kadınlar vardır. Yazarın sanırım bundan haberi yok. Buna en basit örnek Kur'an dan verebiliriz. Yusuf ile Züleyha; Züleyha asıl 'aşk'ı (bu aşk insan-insan aşkı değil lütfen saçma yerlere çekilmesin) Yusuf ile tanıdıktan sonra bulur. Aşk yalnızca erkeklerin kavuşabileceği bir makam değildir.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.