Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

222 syf.
·
Puan vermedi
Kuyucaklı Yusuf'u uzun zaman önce okudum, büyük bir hevesle,bir çok beklentiyle... Ne yazık ki umduğumu bulamadım daha sonra bulunduğum ruh hali, yer ve zamanın etkili olduğunu düşünerek biraz zaman tanımam gerektiği kanısına vardım... Evet ,uzun bir zaman diliminden sonra yeniden okudum ancak fikirlerimde olsun duygularımda olsun pek değişiklik olmadı. İlk okuduğumda hissettiklerimden,düşündüklerimden ne esksik ne fazla...Eksik demişken eksin bir şeyler var bu kitapta parçaları eksik puzzle merakı ve tedirginliği var. yazar diğer serilerini yazamadığı için mi böyle hissettim ? bilemedim... Sabahattin Ali kitabı seri olarak devam ettirmek niyetindeymiş ancak ömrü yetmemiş ki genç yaşta ölmemiş 'öldürülmemiş' olsa kim bilir ne lezzetler bırakacaktı tarihe. Fakat tanışma imkanım olsa sorardım: Tatar Ramazan gibi mert, akıllı ve cesur tasarlayıp; sonra aptallığa varan bir saflığa, cesarete değil de cinnete eğilimi olan, anadolu’nun bilgeliğinden çok ‘odunluğundan’ nasiplendirdiğin Kuyucaklı Yusuf’tan ne istedin? diye. Okurken oturtamadığım şeyler var, mesela Yusuf karakteri addedilen özelliklerine göre fazla nahif, kaymakam oğlunun bir baltaya sap olamaması da inandırıcı değil ; okuması yazması bile yok. Şakir’in muazzez’den hemen vazgeçmesi de olmamış,vazgeçti mi onuda bilmiyoruz çünkü merakımın derinleştiği noktada Şakir karakterinden bahsetmeyi bırakıyor yazar. Aslinda yazar bir çok şeyler anlatmak,haykırmak istiyor gibi ,yanlış giden düzene,adaletsizliğe,adalet adı altında kurulan kumpaslara; saf,pasif bunun yanı sıra kurnaz ,çıkarcı Anadolu insanına isyan eder gibi. Her şeyi bir anda anlatmak çabasından olsa gerek bağzı konulara girememiş. Ancak şunuda göz önünde bulundurmak gerek Sabahattin Ali'nin ilk romanı olmasına rağmen, dil,üslup,kurgu bakımından hiçde acemice değil ,özellikle betimlemeler,mekân tasvirleri, Ama bu romandaki dramanın hayatın olağan akışına uymayacak şekilde akıl tutulması yaşayan karakterlerin üzerinden verilmesi okuyucu olarak beni tatmin etmiyor. Bu roman daha çok bir kabullenişin öyküsü gibi, herkes var olanın içinde sürükleniyor, kimse gidişatı değiştirmek adına üzülmek dışında bir şey yapmıyor. Çaresizliği ve eylemsizliği iliklerimize kadar hissettiren bu kitapta bana sorarsanız gerçek bir aşk yerine, sürdürülmek istenen bir alışkanlığın izleri görülüyor... Özetle başarılı bir eser ancak beklentimi karşılamadı, Kürk Mantolu Madonnna ve İçimizdeki Şeytan kadar sarmadı ama okumaya değer ki bence herkesin farklı şekilde yoracağı bir anlam gizliliği var bu kitapta ki her şeye rağmen okunmaya değer. Peki bütün hepsinin üstüne kitapta beni beynimden vurulmuşa döndüren cümleye gelelim : Yusuf'un Muazzez'i alıp Ayvalık'da kendine yeni bir hayat kurmasını babası kaymakam bey'e söylediğinde duyduğu cümledir: "Yusuf, Ayvalık'da müslüman mı barındırırlar!" Aklıma Necip Fazıl'ın Sakarya şiirindeki şu dize geldi: "Vicdan azabına eş, kayna kayna Sakarya, öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!"
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021174,2bin okunma
··
2 artı 1'leme
·
23,9bin görüntüleme
ceren ağaoğlu okurunun profil resmi
aynı duyguları hissediyoruz özellikle çaresizlik hissediliyor, benim için bu romanın bir derinliği yok insanın içine işlemiyor ama anadoluyu çok güzel yansıtıyor ve gerçekten yazarın sitemini hissediyor insan
Muallime okurunun profil resmi
Yorumunuz kitap hakkındaki duygularıma tercüman oldu. Teşekkürler.
yakamoz okurunun profil resmi
Ben teşekkür ederim.
Məltəm okurunun profil resmi
Açıkcası Yusufun delikanlı zamanlarını ben de çok sevdim. Ancak bir yerden sonra değişti bu değişikliyi Muazzezin itirafından sonraya bağlıyorum ben. Salahattin bey öldükden sonra Yusufun kendi kendine "senin etin ne budun ne ki, Hilmi beylere karşı gelesin" itirafı da var. Yusufun (çoçuklukdan safdı) aşırı saflığı beni kızdırdı bu kadar da olmaz dedim içtrn içte.2 Yusufla Muazzez evlendikden sonra Şakirden hiç bahs edilmiyor ki, Şakir gibi kinli adam bu evliliğe ne tepki verirdi onu bilmiyoruz. Salahttin bey Ayvalık hakkında neden öyle söyledi? Rica etsem açıklarmısınız?
Davut Sakallı okurunun profil resmi
"Kuyucaklı Yusuf" romanı, 2. Meşrutiyet döneminde geçiyor.  Bu ayrıntıyı kaçıran, Sabahattin Ali'nin metaforlarla anlatmak istediğini çok iyi anlayamayabilir. Siz de pek anlamamışsınız. Yazar aslında  dönemi, Anadolu Türk'ünün olayların akışında sürüklenirken, kendi kaderine sahip olmasını, aziz vatanı düşmüşken bile düşman elinde bırakmamasını, bilinçlenip eski esir (teba) hayatını geride bırakıp yeni bir kişi, "cumhuriyet yurttaşı" olmasının hikayesini anlatıyor bir bakıma. (incelememde daha detaylı yazdım) iyi günler
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.