Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

280 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Önyargılarının kurbanı olanlara...
Öncelikle şunu söyleyerek başlamak istiyorum bu incelemeye: Ben çok fazla inceleme yazan bir okur değilim, genellikle birçoğumuzda olduğu gibi vakit bulamamaktan ama daha çok sadece çok sevdiğim, bende gerçekten iz bırakan, daha kitaba başlar başlamaz beni içine alan o 'evet bu kitaba kesinlikle inceleme yazmalısın, yoksa büyük ayıp etmiş olursun' diyen o hissi duymadığımdan. Nadir kitaplarda bu his gelip içime yerleşiyor. Aziz Nesin'in Ah Biz Ödlek Aydınlar kitabı da onlardan bir tanesi oldu. Birdee ben bir yazarın kitaplarını okumadan önce eğer ki imkânlar dahilindeyse önce onun hayatını okumayı çok seviyorum, bu özellikle dikkat ettiğim şeylerden biri, yani nerde doğmuş, kaç yılında doğmuş bunun gibi şeyler değil. O kitabı ne zaman yazmış, kaç yaşında yazmış, hangi şartlar altında yazmış falan gibi şeyler. Bu kitabı okumak isteyişimin sebebi de buydu. Onun kendi yazılarını, yaşayışını, anılarını, mektuplarını kitaplarından önce okumak, onu daha iyi tanıyabilmek...Doğru bir tercih yaptığıma çok mutluyum artık gönül rahatlığıyla diğer kitaplarını okuyabilirim diyorum kendime. Gelelim Aziz Nesin hakkındaki fikirlerime: Kendisini hep daha çok matematik okuyor olmanın verdiği bir yetkinlikle oğlu Ali Nesin'den tanıdım. Yani ilk Ali Nesin'i tanıyıp sonra Aziz Nesin ile tanıştım diyeyim. Ve her insan sevdiği bir başkasında (bir yazar, bir şair, bir şarkıcı, bir öğretmen,...) kendisini bulduğu, onda onu farklı kılan bir şey bulur. Ben hayatım boyunca hep 'özeleştiri' yapabilen ve kendi kusurlarını kabul edip onlarla alay edebilen insanlara ilgi duydum. Aziz Nesin'i bende farklı yapan da bu oldu. Birde sonucu ne olursa olsun hakkını arayıp, verdiği sözlerin arkasında duruşu. Aslında bunlar ne onun ne de bizim için övülecek şeyler değil, eminim bu yazıyı görse o da böyle düşünürdü. Bunlar zaten olması gerekenler ama bunları yapabilen çok az insan olunca ayrıcalıklı geliyor bizlere de. Kitabın içeriğine gelecek olursak, hepimiz için ölüm dönüşü olmayan bir göç yolculuğu. Aziz Nesin de bu göç yolculuğuna gitmeden önce ondan geriye kalanların bir kısmını derleyip toparlamak bir araya getirmek istemiş. Ondan sonra her şeyini yerli yerinde ve düzenli bulmalarını istediği için. Kitap onlardan bir kısmını içeriyor. Neler mi var içinde? Anlatmaya doyamayacağınız kadar çok şey. Mektuplar, yazdığı müsvetteleri, konferanslarda, açıkoturumlarda yaptığı konuşmaların belgeleri, andaçları vb. Her birinde çok güzel şeyler bulacağınız parçalardan oluşan bir bütün. Bazı kısımlarında(çok az) bana hitap etmediği için diyeyim evet sıkıldım fakat, bir sonraki okuduğum şey beni öyle toparladı ki sıkıntımı unutturdu her seferinde. Bundan başka içinde Nâzım'dan, Kemal Tahir'den, yabancı yazarlardan, birçok kişiden bahsetmiş. Kendi anılarını da es geçmemiş. Satrançta piyona piyade, atlara süvari falan demeleri beni çok güldürdü. Oğulları Ahmet Nesin ve Ali Nesin'e bir otel odasında satrançtan anlamadığı halde satranç öğretmeye kalkması ve bunu kendisiyle dalga geçerek anlatması da ekstrası oldu. O gün bir arkadaşı gelip 'Oğlum babanız size satrancı tavla gibi öğretmiş' diyip düzeltmiş her şeyi. Sonrasında zaten Ali Nesin bir satranç hayranı olmuş ama Aziz Nesin onu bu tutkusundan uzaklaştırmaya çalışmış. Çünkü her şey ayarında güzel, düşüncesiyle. Bunları okudukça bir şey daha yeşerdi içimde, bana İzmir yolları göründü diyebilirim. Aziz Nesin okudukça Ali Hocam aklıma geliyor. 'Nesin Matematik Köyü'ne bir ziyaret şart oldu', diyorum kendime. İncelememi bitirirken okunmasını tavsiye etmek, etmemek kısmında şunları söylemeyi borç bildiğimi belirtmek isterim. Herkes her kitabı ve her yazarı sevmek zorunda değil. Eleştirmek çok güzel bir şey. Ama ayarında, üslûp ve saygı çerçevesinde yapıldığı sürece. Ben Aziz Nesin'i çok eleştirenlerle karşılaştım 'ya bunu mu okuyorsun?' diyenlerle... O insanlara açıklama yapma tenezzülünde bile bulunmuyorum. Gerek duymuyorum. Bu sitede de Aziz Nesin'e karşı önyargıları olan, okumak isteyip bir türlü başlayamayan (önyargılarından dolayı başlayamayan) okurlar olduğuna eminim. O yüzden ben daha çok Aziz Nesin okuyan onu seven insanların, okurların değil de, bu önyargısını kırmak isteyenlerin, onun kitaplarına ilk bu kitaptan başlamasını çok ama çok tavsiye ediyorum. Lütfen önyargılarınızı kırın! En azından farklı bakış açılarına sahip olabilmek adına... Ya da neye düşman olup olmadığınızı bilmek adına... Sonra yine sevmeyin isterseniz. Keyifli okumalar...
Ah Biz Ödlek Aydınlar
Ah Biz Ödlek AydınlarAziz Nesin · Nesin Yayınları · 2016275 okunma
··
412 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.