Bu gece büyük ihtimalle Şems Hikmet beyin üzüntüsü ile uyuyacağım...1800'lü İstanbul'u öyle güzel anlatmış ki dayanamayip varmıdır resimleri diye baktigimda bu şehri gercekten öldürmüşüz insanlar olarak yönetim olarak( düşünsenize karaköyde sandallarla gezdiginizi ve o nehrin kollarının kac yüz metrelik alanı kapladıgını . Venedikten de güzel istanbul )
. Konunu hikayesine gelince bir leyla ve mecnundan eksigi yok . Hatta insanların ön yargıları ile ilgilide öyle güzel deyin mişki. Sanırım artık "ağaç yaş iken eğilir " sözü degil " yabani bir fidana aşı ustalıklı vurulursa istenilen verimi devşirmenin mümkün olacağı" sözüne daha fazla inanmam oldu. Gercekten eskiden edebiyat sosyal ve toplumsal hayatı cok iyi bir kalem ile degerlendiriyorlar. Ve onlar gelecekteki toplum8 bu kadaf mi güzel görmüşler olacak olanı ve olmaya devam edeni... Ön yargıdan uzak bir dünya temelimdir.