Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Mona Rosa
Mona Roza Şiirinin Hikayesi ve Sırları Mona Roza Tek Gül anlamına gelir. Bir rivayete göre Sezai Karakoç üniversitedeyken bir okul arkadaşına sevdalanır.. Fakat kendisini yakışıklı bulmadığı için ona bir türlü açılamaz.. Bir gün cesaretini toplayıp aşkını Muazzez Hanım´ a arzeder.. Fakat reddedilince çok üzülür.. Okullar tatil olur.. Muazzez hanım Geyve´ de yazlıkta kalmaya başlar.. Sezai Karakoç’ ta tam karşısındaki yazlığın bahçesinde bahçıvan olarak çalışmaya başlar.. Her gün karşılıksız sevgi duyduğu sevgilisini seyreder.. Ona şiirler yazar. Mona Roza şiirinin her kıtasının baş harflerine dikkat edersek Muazzez Akkayam ismi ortaya çıkar. Gel zaman git zaman.. Okul biter ve mezuniyet töreni yapılır.. Mezuniyet törenindeyse Sezai Karakoç Mona Roza şiirini okur. Muazzez Akkaya ise tam karşısındadır. Şiiri bittikten sonra bir alkış tufanı kopar. Herkes bir daha okuması için ısrar eder. Ve tam 3 kez Sezai Karakoç bu şiiri ard arda okur. Sahneden tam ineceği sırada Muazzez Hanım koşarak yanına gelir ve ona hala teklifinin geçerli olup olmadığını sorar. Sezai Karakoç senin aşkın artık benimkine yetişemez der ve hayır cevabını verir Muazzez Hanım bayılır. Ertesi gün ise Muazzez Hanım´ ın intihar ettiği duyulur. Sezai Karakoç hala evlenmemiştir….. Şiirin Sırları BİRİNCİ SIR: Mona şiiri Mona Roza siyah güller, ak güller / Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak" diye başlar. Geyve'nin sırrı ortaya çıktı: Sezai Karakoç'un büyük aşkı Muazzez Akkaya Geyveliymiş. İKİNCİ SIR: Mona Roza şiiri büyük efsanelere ve tevatürlere de konu oldu. Onlardan biri de Muazzez Akkaya'nın intihar ettiği şeklindeydi. Bu rivayet doğru değil. Çünkü Muazzez Hanım'ın şu anda New York'ta büyük kızı Dr. Ayşegül Giray ile birlikte yaşadığını biliyoruz. ÜÇÜNCÜ SIR: Sezai Karakoç'un Mona Roza şiirini tamamen platonik duygular içinde yazdığı, Muazzez Akkaya ile hiç tanışmadığı sanılıyordu. Karakoç'un Muazzez Hanım'a açılıp açılmadığını hálá bilmiyoruz ama iki ismin birbiriyle tanıştıkları kesinleşti. DÖRDÜNCÜ SIR: Muazzez Akkaya'nın durgun ve melankolik bir kadın olduğu sanılırdı. Hayalleri yıkma pahasına kızının tanıklığıyla söyleyelim: Karşımızda neşeli, esprili, hayat dolu bir kadın var. BEŞİNCİ SIR: Muazzez Akkaya'nın Mülkiye yıllarında uluslararası yarışmalara katılan bir ping pong şampiyonu olduğu bilgisi, Sezai Karakoç'un ünlü “Ping Pong Masası” şiirini anlamlandırmamıza yardımcı oldu. ALTINCI SIR: Mona Roza şiirinde “Artık inan bana muhacir kızı / Dinle ve kabul et itirafımı” şeklinde iki dize var. Muazzez Akkaya'nın, Geyve'ye sonradan yerleşmiş bir muhacir ailesinin kızı olduğunu bilmem belirtmeye gerek var mı? İşte o meşhur Mülkiyeli kızın adı: Muazzez Akkaya… Kandilli Kız Lisesi'ni “Pekiyi” derecesiyle bitirdi. 1950'de Mülkiye'ye girdi. Aynı okulda öğrenim gören sınıf arkadaşı şair Sezai Karakoç'u “fırtınalı bir aşk Okulun en popüler kızlarındandı. Baş döndürücü güzellikle ve Grace Kelly tipinde bir kız. Aynı okulda öğrenim gören sınıf arkadaşı şair Sezai Karakoç'u "fırtınalı bir"ın içine sürükledi. Böylece "Uğruna Türk edebiyatının en gizemli ve en dokunaklı aşk Mona Roza yazıldığı kadın” olarak kayıtlara geçti. Esin kaynağı olduğu Mona Roza şiirinden hiç haberdar olmadı. Ancak okul günlerinde paltosunun cebinde şairi meçhul şiirler buldu ve bu şiirlerin şairinin sınıf arkadaşı Sezai Karakoç olduğunu bilmedi. Okulu bitirdikten birkaç yıl sonra Maliye Bakanlığı'nda üst düzey görevler yapan ve geçen yıl hayatını kaybeden Orhan Giray ile evlendi. Üç çocuğu oldu. Şu anda büyük kızı Ayşegül Giray ile yaşıyor… Mona Roza (kıtaLarın baş harfLeri >>>Muazzez Akkayam) MONA ROZA Mona Roza, siyah güller, ak güller Geyvenin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Ah, senin yüzünden kana batacak Mona Roza siyah güller, ak güller Ulur aya karşı kirli çakallar Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa Mona Roza, bugün bende bir hal var Yağmur iğri iğri düşer toprağa Ulur aya karşı kirli çakallar Açma pencereni perdeleri çek Mona Roza seni görmemeliyim Bir bakışın ölmem için yetecek Anla Mona Roza, ben bir deliyim Açma pencereni perdeleri çek… Zeytin ağaçları söğüt gölgesi Bende çıkar güneş aydınlığa Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi Seni hatırlatıyor her zaman bana Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ve vardır her vahşi çiçekte gurur Bir mumun ardında bekleyen rüzgar Işıksız ruhumu sallar da durur Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ellerin ellerin ve parmakların Bir nar çiçeğini eziyor gibi Ellerinden belli oluyor bir kadın Denizin dibinde geziyor gibi Ellerin ellerin ve parmakların Zaman ne de çabuk geçiyor MonaSaat onikidir söndü lambalar Uyu da turnalar girsin rüyana Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar Zaman ne de çabuk geçiyor Mona Akşamları gelir incir kuşları Konar bahçenin incirlerine Kiminin rengi ak, kimisi sarı Ahhh! beni vursalar bir kuş yerine Akşamları gelir incir kuşları Ki ben Mona Roza bulurum seni İncir kuşlarının bakışlarında Hayatla doldurur bu boş yelkeni O masum bakışlar su kenarında Ki ben Mona Roza bulurum seni Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza Henüz dinlemedin benden türküler Benim aşkım sığmaz öyle her saza En güzel şarkıyı bir kurşun söyler Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza Artık inan bana muhacir kızı Dinle ve kabul et itirafımı Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı Alev alev sardı her tarafımı Artık inan bana muhacir kızı Yağmurlardan sonra büyürmüş başak Meyvalar sabırla olgunlaşırmış Bir gün gözlerimin ta içine bak Anlarsın ölüler niçin yaşarmış Yağmurlardan sonra büyürmüş başak Altın bilezikler o kokulu ten Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne Bir tüy ki can verir bir gülümsesen Bir tüy ki kapalı gece ve güne Altın bilezikler o kokulu ten Mona Roza siyah güller, ak güller Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Aaahhh! senin yüzünden kana batacak! Mona Roza siyah güller, ak güller
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç
·
358 görüntüleme
uçuşan bir kağıt parçası okurunun profil resmi
Beni, her zaman hüzünlendirir bu hikaye.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.