Sözcükler herkesin kendi deneyimlerinden kaynaklı kendisinde uyandırdığı anlamı taşırlar.
Aynı sözcük söyleyende başka söylenende başka deneyimlerin karşılığı olacağından, gerçekte kimse kimseyi anlayamaz... Böyle diyip söyleşiden, iletişimden vazgeçmeyiz elbette. Şişirilmiş egolarını patlatıp önce kendi varlığının özüne yaklaşmayı denemeli insan; ve birde karşısındakinin durduğu yeri anlamaya, dünyaya o noktadan bakmaya çabalamalı. Bunun sırrı sanatta bilhassa da edebiyatta gizli...