Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

376 syf.
·
Puan vermedi
·
25 günde okudu
Merhaba siz güzel insanlar, Dostoyevski’nin hayatındaki en büyük dönüm noktası kuşkusuz Sibirya hapishane ve sürgün günleridir. Yıllar süren bu dönem, onu çeşitli sınıflardan insanları daha iyi tanımaya ve analiz etmeye yöneltmiştir. Psikolojik tahlilleri derinleşmiş ve insan ruhunun derinliklerine inmeyi başarmış, insanın karanlık yanlarını keşfetmeye başlamıştır. 1849’da gizli bir devrimci örgütün üyesi olduğu iddiasıyla tutuklandı, önce ölüme mahkûm edildi, sonra Sibirya’ya sürüldü. Bazı kaynaklarda onun o dönemde ütopik bir sosyalist gruba dahil olduğu yazılır. Bunlar zaman zaman bir araya gelerek insan özgürlüğü ve çeşitli konular üzerine tartışırlardı. Bu grubun adı “Petrashevski” idi. Ona yönelik başlıca suçlama, grup içinde yüksek sesle eleştirmen Belinski’ye açık bir mektubu okuması ve Yazar Nikolay Gogol’un politik ve tutucu sosyal görüşlerinin eleştirisiydi. Dostoyevski tutuklandığında aslında son üç aydır bu grubun toplantılarına bile katılmıyordu. O tutuklanmadan önce radikal Nikolai Spechniev’in önderlik ettiği gruba katılıyordu. Bu kişiyi ‘Ecinniler’ kitabında Nikolai Stavróguin olarak işliyordu daha sonra. 23 Nisan’da Dostoyevski, Petrashevski çevresinin diǧer üyeleri ile birlikte tevkif edilerek, Omsk kalesine hapsedilir. (Kendisi şu suçlarla itham edilmektedir: Sansürün sertliǧi hakkındaki konuşmalara katılmak, 1849 yılının Mart ayında Belinski’nin Gogol’a yazdıǧı ihtilâlci mektubu yüksek sesle okumak. Dourov’un odasında tekrar okumak ve Dourov’un okuduǧu deǧişik makaleleri dinlemek ve Belinski’nin mektubunu kopye etmesi için Monbelli’ye vermek, Kurulması düşünülen gizli bir basım evinden haberdar olmak, vs.) 19 Aralıkta askeri rütbesi geri alınarak, hapse mahkûm edilir. Stefan Zweig, onun Sibirya’daki dönemi için şöyle yazar: “Sibirya, Katorga, sara illeti, yoksulluk, kumar, şehvet düşkünlüğü, varoluşunun bütün bu krizleri şeytani bir tersyüz etme gücü sayesinde sanatında verime dönüşmüştür, çünkü en değerli metallerini maden ocağının en karanlık dehlizlerinden, tehlikelerle dolu bir havada, güvenli bir hayatın gezinti yüzeylerinin çok aşağılarından çıkaran insanlar gibi, sanatçı da en ateşli hakikatlerini, en derin bilgilerini her zaman doğasının en tehlikeli uçurumlarından bulup çıkarmıştır. Sanatsal açıdan bir trajedi olan Dostoyevski’nin hayatı, ahlâki açıdan eşsiz bir başarı, içsel büyü sayesinde dışsal varoluşun yeniden değerlendirilmesidir.” Hapishanede yaşanan hikayeleri anlatırken harika noktalara temas etmektedir yazar.. okumalısınız.
Ölüler Evinden Anılar
Ölüler Evinden AnılarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201914,5bin okunma
·
330 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.