Gönderi

Tabiat bilimleri öznenin nesne karşısında elden geldiğince bilinmesini gerektirir. Oysa insanî faaliyetleri ( sanatlarını, tasavvuflarını, peygamberliklerini, devrim girişimlerini; şiiri veya aşkı kavramak için gerekli olan bilgi), "anlamaya" çalışan öznenin, oyuncu ve yaratıcısı olan özneyle özdeşleşmesini gerektirir; nesne ancak kavramla anlaşılabilir; özneye ancak aşk yoluyla erişebilir, tasarı ancak efsane, ütopya veya şiirle belirtilebilir. Daha basitçe söylersek, sarhoşluğun kimyasal veya biyolojik sebep ve sonuçlarını bilmek başka şey, sarhoşluğu "kendi hissetmek" başka bir şeydir. "Tutkular üzerine bir inceleme" yazmak başka şey, sevmek başka şeydir. Devrim konusunda teoriler geliştirmek başka, ona karar vermek ve onu yapmak başkadır. Tarihçi olmak başka, tarihin seyrini değiştirmek başkadır. Her özel durumda, terimlerden birini dışlamak değil, farklarının bilincinde olmak söz konusudur.
Sayfa 54 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
·
147 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.