Kierkegaard, yaşadığı çağı tutkunlarını yitirmiş bir çağ olarak görür."çağımızın tutkudan yoksun bir akıl ve düşünce çağıdır".der. Bu çağda bilim ve tefekkür uğruna tutkular yok edilmiştir. Ve insan bir akıl ile zihin varlığı olmadan önce bir tutku varlığıdır.