Bana, kitaplardan daha hakikî bir dost söylebilir misiniz?
Söyleyemezsiniz.
Çünkü sanmıyorum.
En güzel dost, kitaplardır.
Tarif edilmesi pek mümkün olmayan bir duygu bu.
Böyle sarıp sarmalayasım geliyor..
Her kitap çok farklı kokuyor..
Keder, hüzün, mutluluk, sevinç, heyecan..
Tüm bu duyguların bir kokusu var resmen.
Her yazarın bir derdi var,
Her yazarın bir yaşanmışlığı..
Onları anlayalım diye bas bas bağırmışlar da, duymadığımız için karakterler üzerinden hissiyatlarını bize aktarma lütfunda bulunmuşlar adeta.
Her yazar bağırıyor.
Sessizce..
Kısık bir sesle bağırıyorlar.
"Kısık bir sesle bağırılır mı ya hu, ne diyorsun öyle?" Demeyin bana.
Kısık bir sesle de bağırılır efendim.
Defalarca şahit oldum.
Defalarca.
Sessiz çığlıklar,
Kişinin kendini anlatma ve anlamlandırmaya çalışması..
"Ben buradayım, beni görün, beni anlayın, beni hissedin" demesi..
Ama üzgünüm..
Üzgünüm çünkü bizler hiçbir zaman anlaşılmayacağız.
Kelimeler boğazımızda, hisler kalbimizde yaşayıp gideceğiz.
Gittiği yere kadar.
|Sena