Hiç Sezgin Kaymaz okudunuz mu? Ben çok seviyorum tamamen hayatın içinden öykülerini. Çok eğlenceli bir dili var. Arada argo küfür de karışıyor araya. Ama öyle güzel oturtuyor ki metne, kızamıyorsunuz. Konuşur gibi yazıyor Kaymaz. Bağırma değil de " baarma" diyor mesela. En eğlenceli dostunuzdan başından geçen bir olayı dinler gibi okuyorsunuz. Bazen hüzünleniren, çoğu zaman da güldüren, eğlendiren hikayelerine arada kahkahayı da patlatıyorsunuz.
Konusuna gelince yazar karşımıza Sezgin Kaymaz olarak çıkıyor. Kendi başından geçen genelde komik bazı bazı da acıklı hikayesini anlatıyor. Annesi Sabiş, eşi Hülya ve evde beslediği 15 baş kedi köpeği de eşlik ediyor bu öykülere. Özellikle hayvan sevgisine dair bize öğreteceği çok şey var yazar ve eşinin.
Anlatılanların ne kadarı gerçek ne kadarı kurgu bilmiyorum ama okurken sanki hepsi de yaşanmış gerçek olaylarmış gibi okudum. O derece gerçekçi yazmış.
Hiç okumamış olanlara bu kitabını ya da daha önce okumuş olduğum
Benyusuf ile yazarla tanışmanızı kesinlikle tavsiye ediyorum. Belki de benim gibi diğer tüm kitaplarını okumaya karar verirsiniz.