Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

272 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Çok ama çok garip bir kurgu okuyacağınızı baştan bilmelisiniz. Buna sadece anlatılan olaylar değil dili de dahil. Olay 'Fırtına' adı verilen bir afetten bin yıl sonrasında geçiyor. İnsanlığın her şeyi enkaz olmuş. İnsanlar ise o kadar teknolojik birikimleri olmasına rağmen Afrika kabileleri gibi garip bir hayat tutturmuşlardır. Her şey o kadar ilkel ki. Hikayeyi bize aktaran 'Konuşan Saz' adlı karakterimizin kelime dağarcı kadar dünyayı tanıyoruz. İnanın neden böyle söylediğimi kitabı okuyunca daha iyi anlayacaksınız. Saz aziz olma yolunda ilerleyen bir karakterimizdir, her şeyden önce kendi amacını bulmaya çalışıyordu. Kendisi 'Laputa' denen bir yere getirilmiştir. Laputa gökte kendi başına süzülen bir şehirdir.. Burada 'Melek' sandığı eski insanlardan kalan bir topluluk yaşamaktadır. Fakat o onlarında kendi gibi insan olduğunu düşünmüyordur. Ne yazık ki hikayemiz Laputada değil bizim sıkıcı dünyamızda geçiyor. Laputayı Miyazakinin sevdiğim bir filminde tanımıştım. Ki benim en sevdiğim filmlerden biridir. Kitaba sempati duymamın nedenlerinden biri oldu diyebilirim. Kitap son derece mistik ve felsefik. Karakterlerin isimleri bile değişik. 'Günde Bir Kez', 'Gözlerini Kırp', 'Kırmızı Boyalı' vs. Kitabın isminin ise neden Makine Yazı olduğunu bir türlü anlamadım ama kitapta bu terimin nereden geldiği açıklanıyordu. Genel olarak kitabı gerçekten çok garip buldum. İlerde belki tekrar okurum.
Makine Yazı
Makine YazıJohn Crowley · İthaki Yayınları · 202063 okunma
·
577 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.