Herkese merhaba! Temmuz ayında okuduğum ve beni en çok etkileyen kitaplardan biri Belbenoit tarafından kaleme alınan ve aslında otobiyografik bir roman olan Kansız Giyotin. Belbenoit I. Dünya Savaşı'na katılır, 18 yaşında bile değildir savaşa gittiğinde. Savaş biter, anlaşmalar yapılır, ölen ölmüştür zaten, çok da önemli değildir, önemli olan savaş sonucunda kazanılanlardır, devletler mutludur. Belbenoit hastaneye kaldırılır ve orada Renéé'ye aşık olur. Sevdiği kadınla mutlu bir hayat sürmesi için işe girmesi ve para kazanması lazımdır. Ancak bakar ki kazandığı para kendi günlük ihtiyaçlarını bile karşılamaya yetmemektedir. Ve hırsızlık yapar. Ne yapacağını bilemez kaçar ve sığındığı yerde yeniden hırsızlık yapar. Ve elbette sonunda polislere yakalanır ve 8 yıl ceza ile Fransız Guyanası'na gönderilir. Merak etmeyin şimdiye kadar özet geçtiğim bu olaylar sadece kitabın giriş kısmından alıntı. Daha henüz asıl olaya geçiş yapmadık bile. 100 yıl boyunca mahkumların gönderildiği bir sürgün yeri olan Fransız Guyanası'ndan kaçmak için sayısız girişimde bulunur Belbenoit. Diğer pek çok suçlu gibi. Bu suçlular arasında hırsızlık yapanlar da vardır tecavüzcü/istismarcılar da. Guyana kendi içine kapalı bir sistemdir. Kendine has işleyiş ve yönetiliş biçimi olan. Adaletin dağıtıldığı. Yargılandığı. Cezaya çarptırıldığı. Peki buradan kaçmak mümkün müdür? Veya size verilen cezanın sonunda sistemin dışına çıkabilmek? 46635. kürek mahkumu René Belbenoit'nın ağzından Fransız Guyanası ve Şeytan Adası'na dair sarsıcı bir anlatı. Belki sayfaların arasında tanıdık isimlere de rastlamak mümkün olabilir? Bu kitabı bulabilirseniz okumanızı kesinlikle tavsiye ediyorum. Herkese iyi okumalar! Kitaplarla kalın!

Kansız GiyotinRene Belbenoit · Hürriyet Yayınları · 197316 okunma

·

120 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.