Benim okuduğum ikinci tiyatro oyunu oldu aynı zamanda.
Aşk üzerine kurulu oyunun cinler ve perilerle hayalüstü, fantastik bir dünyaya götürüyor bizi Shakespeare. Absürt olayların yaşanması ile bir anda her şey ters düz oluyor. Oyun içinde oyunun anlatılması da tiyatro oyununu daha da zenginleştiriyor adeta.
*Aşk çirkin, kötü, kokuşmuş ne varsa şekillendirip erdeme dönüştürüyor. Bu yüzden demezler mi aşkın gözü kör diye? Aşk yargılamaktan yoksundur; kanatlarıyla görmeden uçar, çarpar her yana. Bu yüzden de çocuk gibidir derler aşk için. Çünkü karar veremez çoğu zaman. Çocuk oyunundaki gibi yeminler verir hemencecik de bozar.
*Bir kızı ağlatıp yaralamak ne büyük erkeklik, ne büyük yiğitlik! Genç bir kızı gücendirmek, bir zavallının ruhunun sabrını sınamak, bunlarla alay etmek ne soylu bir davranış!
*Mutsuz, umutsuz, sevip de sevilmeyenim.
*...
Mecnun'u Mecnun eden Leyla'dır
Leyla'sız Mecnun haraptır.
*Emekle yapılan hiçbir şeyde kusur aranmaz.
S e z e n ile birlikte okuduk. Çok keyifli bir okuma süreciydi. İyi ki beraber okuduk.