Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

383 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Şimdi bitti ve derhal yazmalıyım. Bir arkadaşım hediye etti bu kitabı, daha elime alır almaz beğeneceğimi biliyordum çünkü içinde insan olacaktı, en yoğunundan hemde. Ama bir endişem vardı, edebî zenginliği konusunda tedirgindim. Hikayelerin çarpıcı olması yetmiyor benim gibilere, doğru üslup ve doğru kelimeler şart. Endişem ilk sayfalarda uçup gitti, yerini yoğun bir heyecan aldı. Gülseren hanım becermiş bu işi. Becermiş ne demek biliyor musunuz, zor ve kalabalık tıbbi terimler kullanmadan, ve tam tersi olan yalın ve doğal zannedilen ama yetersiz kalan bir dil de kullanmadan, orta yol denen o zor bulunan yolu bulmuş. Bu kitabın iyi çalışılıp tamamlandığını anlayabiliriz, çünkü bu kitap ağlatır, güldürür ve düşündürür. Hepsini yaşadıktan sonra şöyle bir kanıya vardım : hepimizin içinde birden fazla ruhsal hastalık var. Ama o hastalıkların bir sınırı var, normal görünümlülerimizde o sınır aşılmamış o kadar. Öfke zaman zaman hepimize uğrar bilirsiniz, bazen sevginin ve hoşgörünün üstüne geçer. Bunu engelleyemeyiz, engellemeyelim de zaten, insan olduğumuzu hatırlarız belki. Fakat burda da önemli bir denge söz konusu. Insanı sevmekten bahsediyorum. Bu doktor insanın en derinini görmüş, ve düşüneceğimizin aksine, sevgisi ve hatta hayranlığı artmış, çünkü insan ciğ süt emdiği kadar güzeldir de. Bunu görmek çok zor, bu kadar vahşiliğin ve acımasızlığın olduğu bu dünyadan bahsediyoruz ne de olsa. Ama mümkün, çünkü insan denilen varlık gerçekten mükemmel, şu aklımızın bize yapamayacağı veya yaptıramayacağı hiç bir şey yok. Ben zaten seviyordum insanı. Arada şüphe ediyordum sadece, sevmemeli miyim diye soruyordum kendime. Artık içim rahat seveceğim.
Madalyonun İçi
Madalyonun İçiGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 202018,1bin okunma
·
955 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.