Gönderi

Medenî insanlık çoğu zaman âlemi avutmak için kelime ile oynar. Ve zihinleri kelime üzerinde uyutmağa, kandırmağa çabalar. Sözüme inan oğlum, dünyada iki müthiş şey vardır : Aşk ve kadın... Bütün öteki fenalıklar, cinayetler bunlardan doğar. Her din erkek için karısından başka bir kadına yaklaşmayı yasaklamıştır. Fakat bu yasağı dinliyen var mı? Mümkün olmıyan bir şeyi kim emrederse etsin boşunadır. Çünkü tabiat her şeye üstündür. İnsanlar ya yaptıkları kanunların birçok bendlerini tabiata uygunluk derecesini düşünmeksizin düzenledikleri için düşmekten, doğru yoldan sapmaktan kurtulamıyor. İnsan denilen mahlûkun eline biraz kudret, sözünü geçirme, isteğini yürütme gücü geçerse kendini hemen tabiattan kuvvetli sanır. Yemediği herze bırakmaz. Bu kendini bilmezliginden ötürü çabuk hırpalanır, paramparça olur. Ama insanlık bu zaaf ve ahmaklıkla çok oyalandı. Oyalanıyor... Ne yazık ki, daha bir hayli de oyalanacak... Sözün kısası ben kanunu kendimden yana elverişli buldum. Annenin üzerine evlendim. Vicdanımla bunu bir hiyanet sayarım. Fakat annen de böyle elverişli bir kanuna dayansaydı belki de o da benim üzerine başka bir kocaya varırdı. Elverişli ile elverişsiz, kuvvetli ile zayıf daima kavga ve saldırı halinde... Bu kavga, bu çekişme bitmiyecektir. Çünkü bugünkü kuvvetli yarın zayıf düşecektir. Çünkü tabiatta kararlılık yoktur. Demek istiyorum ki (Şuayip Efendi sakalını karıştıra karıştıra düşünerek) evet, demek istiyorum ki, ben annene ettiğimi bu yeni karımdan çekeceğim.
Sayfa 100 - Atlas Kitabevi, 3. baskı
·
143 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.