Kalemler ustalaştıkça üzerine söz söylemek de aynı oranda zorlaşıyor. Geçtiğimiz aylarda aramızdan ayrılan Vedat Türkali de bu isimlerden...
Bir Gün Tek Başına, 60 Darbesi döneminde geçmektedir. Hani bir söz vardır, "Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin"; işte bu cümlede bahsi geçen devir sanırım o devirdir. Kimin polis kimin halk, kimin sağcı kimin solcu ya da kimin güvenilir kimin ispiyoncu olduğunun bilinmediği bir dönemdir. Ne sevgili, ne arkadaş ne de ekmeğini bölüştüğün dosta güvenebilirsin... Ve bu dönemde filizlenen bir yasak aşkı konu almaktadır kitap.
Kitabın ilk yarısı karakterlerin ve kurgunun oturması adına daha çok bu yasak aşk üzerine kuruluydu. Kisisel olarak mantıksallaştıramadığım bir durum olduğu için de günün sonunda karakterleri özümseyemedim. Ancak ne zaman ki ilişki, sayfalardaki ağırlığını kaybedip yerini daha çok arka planda kalmış olan siyasi olaylara bıraktı, o zaman kitaptan aldıüım zevk de katlandı.
Usta'nın kalemine, diline söyleyecek zaten lafım yok. İyi ki yazmış...