Çığil çığil akan suyun kenarındaki otlar diz boyuydu; yeşil, yemyeşil... Eşek dikenleri boyundan da uzundu. Yürüdükçe tarla fareleri , minnacık sıçanlar, kurbağalar ürküp kacisiyordu. Sık ayciceklerinin içinde gizlenmiş kendir otu neredeyse çekirdeğe durmuştu. Patlak gözlü iki kurbağa viraklayarak gövdesini suya attı.