Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bir yerlerde, mavi gökyüzünün ötesinde, ışıltılı bir dünya, gerçek ve sonsuz mutluluğun dünyası bulunuyordu; tıpkı diaframın kavisli kasının yukarısında tiksindirici bağırsakların gurultusu ve müstehcen cinsiyetlerin üzerinde akciğerlerin ve kalbin muhteşem mimarisi bulunduğu gibi; bunların üstünde de bedensel bazilikanın tepesinde bir kubbeye benzeyen beynin yumuşak pırlantası göz kamaştırıcı bir şekilde yükseliyordu. Karşısında, kadın saçlarının görkeminin kir ve çapak olarak kaldığı bir dünya vardı; Doğu'nun bahçeleri, çöp çukurları, süsleri ile birlikte matbaanın ilk zamanlarında basılmış kitaplar-çürük bezler ve toprak; çiçekler, kelebekler ve güzel kokulu bulutlar- pis irinler. Biz o hayal edilen ve ruhumuzun özlem duyduğu o dünyanın cehennemiydik ve cehennemin içinden geçen yol, cehennemin dibine kadar olan yol, bizim için ulaşılabilir olan tek yoldu. Alttaki iç organları üstteki iç organlara, cinsiyeti beyne karşı koyan gizli bir simetri vardı ve bu yüzden bir gün yüksek yerlere erişebilmek için kendi lağım çukurumuzun dibinin dibine kadar ulaşmalıydık.
··
493 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.