#okudumbitti #MihailŞolohov #DurgunDonCilt1 #414Sayfa #EylülAyı3cüKitap "Hepsi saçma bu konuşmaların! Saçma bir fantaziden ibaret. Ordularda daha uzun süre at kullanılacaktır" Onlar savaş alanında gelecek yıllarda savaşlarda atlı süvarilerin yerini motosikletler ya da otomobillerin alabileceğinin bir fantaziden öte olamayacağını düşünürken, biz de ey sevgili okur günümüz savaşlarına doğru bir yol almıyor muyuz? Onlar dediğimiz kim. Sakin, kendi halinde Don kıyılarında bulunan farklı köylerden bir grup asker. Okurken kendinizi çokta uzakta hissetmiyorsunuz aslında. Bizim Anadolu insanının yaşamından çok farklı değil yaşam hikayeleri. Olsa olsa buz gibi hava şartları biraz daha zorlaştırıyor onların hayatlarını diyebiliriz belki. "YAŞAM ANA YATAĞINDAN ÇIKTI MI, birçok kola ayrılır. Aldatıcı, dolambaçlı gidişi içinde bir daha hangi yatağa yerleşeceğini önceden kestirmek güçtür. Bugün kumlu bir yatak üzerinde, dibi görünecek kadar sığ, minicik bir dere halinde akar, yarın kabarır, yatağını doldurur." Yazar aslında bu esere ikinci cildin konusuyla başlamış ve sonra birşeylerin eksik olduğu hissine kapılarak yazdıklarını bir kenara bırakarak bu ciltte olduğu şekliyle tekrar yazmaya başlamış. İyi ki öyle yapmış. Çünkü savaş meydanında çatışmalarla başlasaydı kitap ciddi anlamda bir eksikliklikler olurdu. Elimizdeki bu ilk ciltte belki de yaşamın o ana yatağındaki haline tanıklık ediyoruz. Çocukça duygular, aşklar, aile, köy yaşamı, doğallık ve aklınıza gelebilecek hayata dair o insanları anlamamızı sağlayan herşey. Bazen kızarak, bazen acıyarak, sempati duyarak okudum ilk cildi. Ama asıl hikaye şimdi başlıyor. "Fabrika sahibi votkasını çekerken, askerler bitlerini ayıklar. Karı fabrika sahibi alır, işçi yalınayak kalır" Bakalım bizi daha neler bekliyor. Su gibi aksın satırlar. Sevgiyle ve kitapla kalın. Ve son bir cümle ilk kitaptan "Bütün ömrüm cephede geçiyor, dövüşmekten, ölümü sırtımda taşımaktan gına geldi"

Durgun Don - Cilt 1Mihail Şolohov · Yordam Edebiyat · 20181,380 okunma

·

157 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Suzan gündüz