Gönderi

56 syf.
4/10 puan verdi
Fransız sarayında epey etkili olmuş aristokrat bir kadın olan Madame de Prie’nin gerçek yaşamına dayanır. Sarayın ışıltısından, kalabalığından ve kendi yetkilerinden ayrılmak onun için zor bir durumdur. Sürgünün içinde yarattığı etkiyi herkesten saklar ve belki de kısa süreli bir göz dağıdır diye düşünür. Gizemli bir şekilde ortadan kaybolmak ister. Küçük kasabaya yerleştikten sonra aldığı mektuplarla aslında kimsenin onu merak etmediğini ve bu sürgünün pekte kısa olmayacağını anlar. Alıştığı şan, şöhret, kalabalık ve güç arkasında kalmıştır. Hırslı bir kadın olarak bir plan yapar ve hazırlıklara başlar. Tek bir insanın diğeri için neler ifade edeceğini hiç bilmemişti, çünkü hiç yalnız kalmamıştı. Bunca yalnızlığa katlanabilecek kadar güçlü değildi o. Bu onun ölüm fermanıydı. Mutluluk, servet, iktidar, gençlik ve aşk olmadan soluk alamayacağını biliyordu; Fransa’ya hükmettikten sonra köylü kadınına dönüşemezdi burada. Eskiden insanlarla ve güçle oynamıştı yalnızca, şimdi ise hiçbir oyuncağın ölüm kadar keyifli olmadığını fark ediyordu. Karşısında bir ayna varmış gibi doğruldu, ölümü bekledi ve gülümsedi, gülümsedi, gülümsedi. ~”Je vais mourir, oh ne me plaignez pas!”
Bir Çöküşün Öyküsü
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202178,1bin okunma
·
115 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.