Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Esmer göğsü güneşte, eski altından bir zırh gibi ışıldayan bir arı, ağırbaşlı bir güzellikte ve bol yapraklı sapı üzerinde iyice açılıp saçılmış bir ebegümeci çiçeğine gelip kondu. Bu derece sıradan bir manzarayla karşılaşmam elbet ilk kez olmuyordu, ama bunu, bu denli candan ve bu denli anlayışlı bir merakla ilk kez seyrediyordum. Bir kez daha kavradım ki çiçekle böcek arasında, o zamana kadar aklımdan geçirmediğim her çeşit yakın duygu ve binlerce ince ilişki mevcuttu. Çiçeközüyle doyan böcek, cesur bir atılımla göğe yükseldi. Elimden geldiğince güzel güzel kalktım: — Elveda, dedim çiçeğe ve arıya. Hoşça kalın. Aranızdaki uyumun gizini keşfetmeye yetecek kadar yaşamaya vaktim olacak mı acaba? Çok yorgunum. Ama insan dediğin öyle bir yapıdadır ki, bir işten yorgunluğunu ancak bir başka işle atar. Filolojinin ve diplomatlığın yorgunluğunu atmama da, Tanrı isterse, çiçekler ve böcekler yardım edecek. Yaşlı Anthée'nin* söylencesi ne kadar anlam yüklü! Toprakla temas ettim ve yeni bir adam oluverdim; işte yetmiş yaşımda, yaşlı bir söğüt ağacının oyuk gövdesinden taze filizlerin sürmesi gibi ruhumda yeni meraklar doğmakta. * Anthée: Toprağın ve Neptun'un oğulları olan dev; Herkül, bu canavarla savaşında Antee'nin toprağa her değişinde yeniden güç kazandığını görünce, onu havaya kaldırıp boğmuştur.
·
58 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.