Gönderi

152 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Dünyanın bilindik yükü, ihaneti, sadakatsizliği, yalanı, caniliği, sevgisizliği ve kötülüğü.. bunların hepsini dünyaya gelmesine az kalmış bir fetüsün ağzından dinlemek, onun gözünden olaylara şahit olabilmek öyle vurucu ve farklıydı ki.. Okuduğum en çarpıcı, en farklı kitaplardan biri olduğunu söylesem abartmış olmam. Doğmadan annesi ile babasının ayrılığına tanık olmuş, bu da yetmezmiş gibi her gece annesini paylaştığı ve bulunduğu rahmi kullanmak zorunda kaldığı biri var. Amcası! Annesinin ihanetine rağmen, ona deliler gibi kızmasına rağmen yine de küsemez ona. Babasının hayatına son verilmesine engel olmaya çalışır. Konuşur, kimse duymaz. En sonunda küçücük kalbi dayanamaz şahit olduklarına, kordonu boynuna defalarca dolayıp son vermek ister hayatına daha dünyaya merhaba demeden. Olmak ve olmamak arasındaki o ince çizgide yürür fetüs. Doğmadan şahit oldukları şimdiden yetmiş de artmıştır bile ona. Bir fetüsün gözünden anlatılan intikam ve cinayet romanı ne kadar eğlenceli olabilir peki? Söz konusu yazar Ian McEwan ise bu mümkün elbette. Yer yer fetüsün monologlarına tebessüm etmedim değil hani. Şu zamana kadar ayyaş kaç fetüs tanıdınız ki? :) Akıcı, merakla sürükleyen, aslında ders çıkarılması gereken birçok mesajın yer aldığı bir romandı Fındık Kabuğu. Edebiyat tarihinin unutulmaz, babasının katiline engel olmaya çalışan Hamlet'ini akıllara getiren bir uyarlama. Olmak ya da olmamak işte. Bütün mesele bu değil mi? Herşeye rağmen kordonu boynunda mı bırakacak yoksa dünyaya gelecek mi fetüs? Okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
Fındık Kabuğu
Fındık KabuğuIan McEwan · Yapı Kredi Yayınları · 20171,106 okunma
·
255 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.