١٥ صفر ۱٤٤٣
"Nice az kişiler var ki sayıca kendilerinden çok olan toplulukları Allah'ın izniyle galip gelmiştir."
" Bizans askerlerinin püsküllü miğferlerine, Osmanlı yiğitlerinin sarığını tercih ederiz. "
''Edirne'yi insan kanı, insan canı pahasına aldık, nazarımızda bir damla Müslüman kanı Bizans'ın bütün hazinelerinden daha değerlidir. "
Esselamu Aleyküm
Rahmetli Yavuz hocanın "Padişahlar Serisine" devam ediyoruz. Serinin ikinci kitabı I. Murad.
Orhan Gazi'den sonra " Murad-ı Evvel", "Gazi Hünkar", "Hüdavendigar," bazı ecnebi tarihlerinde de "Amurat" isimleriyle anılan Sultan Birinci Murad, Osmanoğulları'nın başına geçiyor...(1360)
Birçok şehri fetheden padişah, Edirne'yi fethettikten kısa bir süre sonra halkın gönüllerine İslamın tohumlarını aşılamaya başarmıştır.
Her fethin manevi temelini teşkil eden İla-yı kelimetullah mefkuresi, Allah'ın rahmetini celp etmiş, bu engin rahmet hazinesinde Müslümanlar " Feth-i Mübine" yürümüştür.
Fetihten fetihe koşarken hain bir tuzağın içine düşmüştür padişah.
Savaş alanında Sırplı bir yatur, " İslam dinine gireceğim" diye gelerek elbisesinin geniş koluna sakladığı zehirli hançeri Sultan Murad'ın göğsüne saplayarak Sultanı (zehirleyerek) şehit etmiştir...
Sultanın duası ise ;
"Bu zafer şehit olmama bağlıysa ya Rab, beni şehid eyle !!! "
Savaş alanında şehid edilen ilk ve son padişahtır.
Tarihimize isminin altın harflerle kazılmaya layık Sultan Murad Hüdavendigar şehid olmasıyla yerine Yıldırım Beyazid'i getirilmesini istemiştir.
" Tek gayesi devlet zeval olmasın."
Osmanlı düşmanlığı ile tanınan lorga(Yorga) Sultan Murat'ı şöyle anlatmaktadır:
" Kendisine tabi Müslümanlara karşı cömert ve alicenap, Hristiyanlara karşı galip gelmeyi değil, kalpleri kazanmayı bilen, yumuşak, müsamahakar bir efendi idi."
İnancına, dünyasına, emeline yabancı olan düşmanlar dahi gizliden gizliye hayranlık beslemişler. Taşıdıkları yüreğe hayran kalmamak elde değil gerçekten.
Ne mutlu bizlere.
Bu güzel seriyle muhakkak tanışın
ve tarihimizi okuy/tun...
15 Safer 1443 /22 Eylül 2021