Gönderi

168 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
HAKSIZLIK KARŞISINDA SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR !
Çok öznel bir inceleme olacak.. Belki başka okurlar düşüncelerime katılmayacak ama çok beğendiğim bu eseri kendi perspektifimden incelemek istedim. Çeşitli nedenlerle çocukluğuma dair anılarımın yüzde doksanı dedeme dairdir. Güçlü bir bağ vardır aramızda. Kitabın başından ortalarına kadar da çocuk ve Mümin dedesi arasındaki ilişkiden kendi yaşamıma dair izler buldum ve çok dokunaklıydı. Fakat Mümin dedenin pasif iyiliği belli bir noktadan sonra mide bulantısına sebep oldu bende.. Kitapta Kırgızlar'ın Boynuzlu Maral Ana adında bir geyiğin soyundan geldiği ve bu hayvanların kutsal olduğu ve öldürülmemesi gerektiğine dair bir efsane var. Kitabımızın kötü karakteri Orozkul'a yaranabilmek için, bu efsaneyi torununa gözleri yaşara yaşara anlatan Mümin dede kitabın sonunda bu geyikleri öldürüyor. (Kendine göre haklı sebepleri var Mümin dedenin. Kızının yuvasının dağılmasını ve işini kaybetmeyi istemiyor.) Bu sahneyle pasif iyiliğin (Mümin dede), saf kötülükten (Orozkul) bile iğrenç olduğunu gösteriyor bana kalırsa Aytmatov. Çocuğun Boynuzlu Maral Ana'nın ölümüne dayanamayıp kendini suya atması (ki çocuğun hayallerinde her zaman babasının çalıştığı gemiye ulaşabilmek için balık olmak vardı) insanın onuruyla ve inşa ettiği değerler üzerine yaşaması gerektiği mesajını veriyor. Bir nevi "Dizleri üzerinde yaşamaktansa ayakta ölmeyi yeğlerim" diyor Aytmatov. Hikayenin sonunda çocuğun ölümü nedeniyle bir çok eleştiri almış yazar. Hikayesini savunurken de Romeo ve Juliet'e gönderme yaparak bu iki ölümünde (intihar) asil ölümler olduğunu ve çocuğuyla (hikayemizdeki çocuk) gurur duyduğunu söylüyor. Keyifli okumalar dilerim.
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201871,2bin okunma
·
54 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.