Gönderi

288 syf.
5/10 puan verdi
·
Read in 6 days
Kitabın konusunu okuduktan sonra büyük merak içerisinde başladım. İlk başlarda güzel giden konu ortalara doğru biraz sıkmaya başladı. Bunun nedeni bahsedilen olay hakkında bilgi verilmemesi. Okuyucuyu iyice merak ettirip kitabın başından kalkmamasını sağlayacak bir anlatış biçimi var yazarın ancak zaten basit bir davayı zorlaştırmaya çalışıp üzerine de kitabın ortalarına gelinmesine rağmen herhangi bir bilgi alınmaması 'bence' okuyucuyu sıkıyor. Sarı odada bir saldırı gerçekleşiyor ve bunu aydınlatmak için bir gazeteci ve dedektif çağırılıyor. Olayın tek gizemi odanın hiçbir çıkışının olmayıp saldırganın nasıl girip çıktığı ile ilgili çözülmeye çalışan gizem. Yazar kusursuz bir gizem yarattığını söyleyerek beklentiyi yüksek tutup kitabın sonuna kadar da tekrara düşüyor. Güzel bulduğum tek yanı yazarın kalemi. Sade, akıcı ve kolay okunabilen bir dili var. Okurken sizi yormuyor. Çoğu polisiye kitaplarından tek farkı; bir dedektifin ağzından değil gazeteciden okumamız. Ciddi anlamda hoş bulmadığım bir diğer konu da kitapta birkaç yerde Sherlock Holmes karakterine değinip, karakterin aklını kullanmadan vakaları çözdüğüyle ilgili birkaç söylemde bulunup Holmes karakterini yerin dibine sokup kendini yüksekte tutmaya çalışması. Kitabın sonu da beni tatmin etmedi açıkçası. Bazı olaylar havada kalmış ve bir bölümden sonra olayın gizemi sadece anlatılmış olmak için yazılmış gibiydi. Yazar "bütün polisiye romanlarını geride bırakacak, diğer romanlardan çok daha gerçekçi" diyerek beklentiyi arşa çıkarmış ancak benim beklentimin kesinlikle çok altında kaldı.
Sarı Odanın Esrarı
Sarı Odanın EsrarıGaston Leroux · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20201,313 okunma
·
1,845 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.