"İnsanlar ne çok konuşur... Alınlarındaki kırışıklıklarla, dudaklarının kenarlarındaki kıvrımlarla, şişen genişleyen şah damarlarıyla, çöken omuzları ya da dikleşen omurgalarıyla en çok da susuşlarıyla, bakışlarıyla... Gözler ne kadar da gevezedir, insan ruhunun kapılarıdır onlar o kapılardan içeri girmeyi bilenler cenneti ve cehennemi görürler, gözlerden ruhlara girip çıkmayı daha çocukken öğrendim ben."