Gönderi

Diyelim ki bu hızlı sözleri bana Cezayirli ya da Ghanalı bir aydın söylemiş olsun, ben de aklımsıra açıkgözlük edip ona sorayım: "...Peki ya, Michel Ange, ya Goethe, ya İbsen, Flamand ressamları? Mozart, Beethoven, Bach, sürrealistler?.." Sözlerimi bıçak gibi kesip şöyle diyeceğinden kıl kadar kuşkum yok: "... Çok kibar, çok varlıklı, çok ince bir komşunuz olsa sizin; konağın duvarları usta ressamların tablolarıyla süslü, kitaplığı en namlı yapıtlarla yüklü olsa; piyanoya çöktü mü Bach'ı, Monteverdi'yi derya gibi çalkalandırsa parmaklarıyla, şiir okumaya durdu mu duyarlığına vurulsanız; ama bir gün öğrenseniz ki, bu kibar kültürlü komşu bu evi kurmak, bu inceliğe varmak için çevresindeki bütün komşularını haraca bağlamış, kimisini vurmuş, kimisini kırmış, kimisini evinden yurdundan etmiştir; yine de ona aynı saygıyı duyar, elini aynı içtenlikle sıkar mısınız ve sıkarsanız, ayna da kendi suratınıza nasıl bakarsınız?"
·
212 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.