Gönderi

Yağmurun eğik çatıyı dövdüğü bir gece yüce bir ruh girdi hayatıma sonsuza dek. O bana insandan ve dünyadan, sevgiden ve bilgelikten, acıdan ve suçtan söz ederken kitabını elimde tutup titredim, asla eskisi gibi olamayacağımı biliyordum. Fyodor Mikhailovich Dostoyevski’ydi adı. Babalar ve oğullar hakkında bu dünyaya gelmiş herkesten daha çok şey biliyordu; ve kardeşler hakkında, rahipler ve düzenbazlar hakkında, suç ve masumiyet hakkında. Dostoyevski değiştirdi beni. Budala, Ecinniler, Karamazov Kardeşler, Kumarbaz. Ters yüz etti beni. Soluk alabildiğimi, görünmez ufukları görebildiğimi keşfettim. Babama karşı duyduğum nefret eridi. Sevdim zavallı, bedbaht şeytanı. Annemi de sevdim, bütün ailemi. Erkek olmanın, San Elmo’dan çıkıp dünyaya atılmanın zamanı gelmişti. Dostoyevski gibi düşünmek, kendimi onun gibi hissetmek istiyordum. Yazmak istiyordum.
··
1,027 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.