Muhtemelen çoğu insan gibi önyargı ile yaklaşmıştım başta. Simyacı'dan sonra "story"lerde kahve yanını en çok hak eden kitaptır benim gözümde. Popüler kitaplar biraz tribüne oynamıştır kalitesi tartışılır olarak yaklaşılsa da okuma alışkanlığı kazandırıyor insanlara. Okumasam dahi çok eleştirmem bu yüzden. Fakat bu kitap nasıl ve niye patladı bilmiyorum ama iyi ki patlamış. Yerli yazarlara biraz mesafeliyim, popüler olmasa bu yazarın kitaplarını hiç okumayabilirdim. İlk bununla başladım, beğenince diğer kitaplarını da okudum.
Kürk Mantolu Madonna en iyi kitabı olsa da öykü derlemesi olan "değirmen"in yeri bende ayrı. Yazım tarzı ve stili Rus yazarları andırıyor bana.
Dip not: kitap+kahve resmim yok. Aldığım günün gecesi bitmişti.