Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İsa’nın ölümünden kısa süre sonra ortaya çıkıp zaman ilerledikçe Hıristiyanlık bünyesinde dallanıp budaklanan ve Markion veya Montanus örneklerinden de görüldüğü üzere II. yüzyılda Hıristiyanlık aleminin dört bir tarafında etkili olan teolojik içerikli anlaşmazlıklar, Dionysios’un yaşadığı III. yüzyıl ortalarında da sürüp gitmektedir. Hıristiyanlık tam da bu sıralarda İmparator Decius döneminde kısa, fakat kilise yazarlarınca ağır olduğu öne sürülen bir kovuşturma dönemi geçirmiştir. Bunun sonrasında Roma Kilisesi ile bazı Doğu ve Afrika kiliseleri arasında "vaftiz" olma ritüeline ilişkin bir anlaşmazlık baş göstermiştir. Anlaşmazlığın temeli, "sapkın" kabul edilen kimselerce yapılmış vaftizlerin geçerli sayılıp sayılamayacağı yönündeki bir sorunun çözümüyle ilgilidir. Papa Stephanus, "sapkınlar" tarafından yapılmış bile olsa, "Oğul" adına veya "Baba, Oğul ve Kutsal Ruh" (teslis) adına icra edilmiş olan vaftizlerin geçerli sayılması gerektiği yönünde bir kanaate sahipti. Karkhedonlu Kyprianos ile Kaisareialı Firminianos başta olmak üzere önde gelen bazı Doğu'lu ruhbanlar ise bu gibi vaftizlerin tamamen hükümsüz ve geçersiz olduğu iddiasını öne sürmüşlerdir. Roma Kilisesinde o sıralarda yaşanan papalık çekişmesi çerçevesinde bu anlaşmazlığın hacmi zaman geçtikçe daha da büyümüştür.
·
29 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.