Gönderi

192 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Bakıp da görmüyorsan belki de sorun, kendini gerçekten dinlemiyor olmandır.
Hikayemiz, bilinmeyen bir kişinin anlatımıyla, Sam' in New York’ta bir tek kişiyle bile konuşmadan geçireceği 60 günü kaydetme planı ile başlayıp, bir toplumsal yalıtılmışlık deneyinden içsel keşif yolculuğuna dönüşüyor. Doğduğu şehirde gezinip, bir yandan da fotoğraf çeken Sam bir anda daha önce fark etmediği bir şeyi fark eder. Fotoğraflarının çoğunda onun hatırlamamasına rağmen gizemli bir kızın ortaya çıktığını keşfeder. Sessizlik orucuna bağlı kalan Sam, kendi akıl sağlığı için bu gizemli kadının kim olduğunu, neden onun fotoğraflarında olduğunu keşfetmelidir. Böylece Sam'in gerçek iç gözlem yolculuğu başlar. Nihayet özenle oluşturduğu iç dünyasının derinliklerine iner. Gizemli kızıl saçlı kız her fırsatta önünde belirmeye başlar. Sam'in tepkisi her zaman arkasını dönüp kaçmaktır. Fakat tam olarak neyden kaçar? Ve sonu nereye varır? Bazı bağlantılar, her ne kadar zayıf bir şekilde kurulmuş olsa da öyle görünüyor ki, koparılamaz... Kitabın sonunda bunu fark ediyoruz. Teknik olarak, kitabın hem yazarı hem de çizeri/illüstratörü olan Bevilacqua; gölgeleri, kurguladığı mekanlara ve detaylara gayet başarılı bir şekilde işlemiş. Detaylara gösterilen özen mükemmele yakın. Kitabı okurken film izliyormuş hissine kapılıyor insan. Özellikle konuşma balonlarını iletişim aracı olarak karaktere uygun yorumlaması, Sam’in etrafındaki insanları dinlemediği anda ortaya çıkan siyah boş konuşma balonları bu detaylara basit bir örnek. Özetle, Kitap kısmen gizemli, fakat daha çok, duygusal olarak kendini saklama mücadelesini veren birinin hikayesi.
Kulağımda Dünyanın Sesi
Kulağımda Dünyanın SesiGiacomo Bevilacqua · Başka Düşler · 2020134 okunma
·
204 görüntüleme
Banksy