Gecenin hız sınırına yakınken durdurdum bedenimi
kaportada eski bir damadın çamura bulanmış papyonu
arka koltukta gözyaşlarına boğulmuş bir gelinlik vardı;
mart ayının soğuk bir salonuydu;
vites pedalının dikiz aynasına
yansıyan o gelişigüzel, akıl almaz komplo teorileri kapsamında
göğe yakın olmaktan, yere bakmaktan biraz yorgun düşmüş bir
zürafa