Fobi, bir şeye karşı duyulan korkunun, bireyin gündelik yaşamını olumsuz yönde etkilemesidir.Fobi kelimesi, '' Yunanca Phobos'' kelimesinden gelir.
Korkunun tetiklenmesiyle irademizin dışına çıkarız. Korkunun engellenmesi mümkün değildir. Fakat bu tepkilerin şiddetini ayarlayabiliriz. Kişide fobinin ortaya çıkması için büyük bir şoka ihtiyacı yoktur. Küçük travma da yeterlidir. Korkularımız geçmez.Davranışlarımızla, kaçarak ve onları görmeyerek korkularımıza itaat ederiz ve böylece aklımızı etkisi altına alır.
Korkuların üç boyutu vardır: Heyecanla ilgili, psikolojik ve davranışsal. Durumlarla yüz yüze gelerek ve fobik olguların sorgulanmasıyla heyecansal korku tepkisi kaybolur. Korkudan kaynaklanan bu tepkinin merkezi amigdaladır. Amigdala ilk bedensel tepkisini verir. Gündelik davranışlarımız korkumuzu ne kadar çok beslerse güçlenir ve ortaya çıkar. Korku doğamızın bir parçasıdır ve korkuyu ortadan kaldırmak yerine onunla barışık olup seviyesini denetim altında tutabilmek ve faydalı eylemlere dönüştürebilmek daha az yıpratıcı olacaktır.
''Korkunun Psikolojisi'' kitabı sayesinde korkularımı keşfettim. Sebepleri ve nasıl başedeceğim konusunda fikirlerim oldu.