Marxist açıdan, yani tarihsel ve toplumsal açıdan yaklaşırsak, varoluşçu birey kavramındaki idealist (subjektivist) temelleri reddetmek zorundayız; insan ahlaki bir çatışma ile karşı karşıya geldiği zaman bağımsız olarak karar vermek durumunda olduğu için (ki bu doğrudur ve ana sorun burada ortaya çıkar) yalnızlığa ve giderek keder ve ümitsizliğe mahkumdur, önermesini reddetmeliyiz.
Sayfa 20Kitabı okudu
·
358 görüntüleme
Birkaç kere okudum cümleyi ama hala doğru anlamadığımdan emin değilim, insanın içine düştüğü ahlaki sorunlar (ya da karar vermesi gereken durumlar neyse,) varoluşçu idealizmi bir kenara bırakmasına mı sebep olur demek istiyor?
1 önceki yanıtı göster
“Varoluşçu idealizmi bir kenara bırakmasına sebep olur”dan ziyade ümitsizliği, varoluşçuluğun idealist temellerini (Marksist açıdan bakarak) bırakması gerektiğini söylüyor. Yazar, varoluşçuluğun “öznelci, anti sosyal, tarihselliğe karşı olan birey” kavramlarını reddediyor, insanın problemlerinde, kararlarında (istemli ya da istemsiz) topluma bağlı olduğunu söylüyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.