Kitap; bizi uykumuzdan uyandıran çalar saatin, binlerce yıllık gelişimini anlatarak, dolayısıyla zaman kavramının; saat, gün, hafta, yıl vs. güneşe ve aya bakılarak nasıl bugünkü halini aldığını örnekleyerek başlıyor. Sonrasında ise günlük ihtiyaç, hobi ve uğraşıların tarihi süreçleri ele alınıyor. Kurgusal bir hikaye barındırmıyor ama ansiklopedik bilgi de değil. Zaman zaman sıkıcı ve gereksiz ayrıntılar olsa da sık sık anlatım diline kattığı espriler, bu ilginç kitabın bazı sıkıcı ayrıntılarını katlanılır hâle getiriyor. Okunabilir hoş bir kitap, ama, yine de satır satır hatim etmeye lüzum yok.
