Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

176 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
HAYALLERİNE SARIL “İnsanın eskimeyen tarafı kalbidir. Yaşı ne kadar ilerlerse ilerlesin, kalp hep küçük bir çocuk saflığında kalır. Kim bilir belki de kalbi yaşlandırmayan içine doldurduğu sevgidir, hasrettir, beklentilerdir. Duygular yaşlanmaz.” “İnsanın en çok da kendisiyle barışık olması kadar haz verici bir şey yoktur. İnsan kaç defa geliyor ki şu fani dünyaya? Sonuna karar yetkimizin olmadığı şu sahip olduğumuz hayatımız, ömrümüz kötü anılarla doldurulmayı hak etmiyor.” “Bilmek, öğrenmek sadece okula gitmekle olmuyor. Önemli olan insanın kendini aşabileceğinin farkına varmasıdır. Bu hayatta neye yarayabileceğini keşfedebilmesidir.” “Okumamış insan cahil değil tutukludur, mahkûmdur, köledir. Ömür boyu boyun eğmektir. Okumaksa özgürlüktür, eldir, ayaktır, gözdür, ağızdır, kulaktır her şeydir. Kısacası okumak yaşamaktır.” Sultan nene, Sinem, Melike (Mebşure), Cemil, Bahar, Ferhan amca, Beyaz, Güneş, Misrin, Haydar, Kevser, Veli, Nermin abla, Tuna ve Sevil ile farklı hayatların içerisinde birlikte yol aldık okuma sürecinde. Sinem ile başlayan eser, sonrasında Bahar ve Tuna’nın yaşadıkları ile ilerleyince Sinem bir kenarda kaldı. Bahar’ın, yeğeni Veli’yi sevmemesi üzerine verilen sütlü kahve sonrası sadece gözlerinin değil yüreğinin de takıldığı Tuna ile devam eden hikâye yüreğimi dağladı. Tuna’nın başına gelen beni üzdü… Neden eskiden büyüklerimiz o kadar anlayışsız idi ki… o zamanlarda kor aşkların üzerine kalıp kalıp buzlar atılarak soğutulmaya çalışılması yüreklerde yanan ateşleri söndürebileceklerini mi sanıyorlardı. Hikayenin sonu hüsran… Sultan ninenin zamanında da kız çocuklarına hiç değer verilmediği, Kur’an-ı bile sadece erkeklere öğretildiği, cahil bir toplum oluşması ne kadar kötü imiş. O yüzdendir ki Sultan ninenin kadersizliği sonrası okuma yazma bilmediğinden birçok istemediği şeye he demesi ne kadar üzücü bir durum. O yüzden özellikler kız çocukları okumalı, kendi ayaklarının üzerinde durup kendi kararlarını verip, korkmadan onları uygulamalı. S. 84 te kız erkek ayırımı konusu işlenmiş. Yirmi birinci yüzyıl teknoloji çağında olmamız bile bu kız erkek ayrımını engellemiyor… Eserde başka işlenen bir konu da aileden biri hastalandığında, o zamanlarda doktora değil de ilk önce hocaya götürülmesi… Hastalıkları neden ciddiye almıyorlar ki, nasıl bir zihniyet ki, doktorlarımız varken hocalarda şifa aranması… Ana karakter Sinem’in babasının onun için aldığı kararlara rağmen okumak istemesi, onun duvarlarını yıkmaya çalışarak mücadele vermesi güzeldi. Hastalığı nedeniyle vazgeçer gibi olduğunda ise annesinin ona destek vermesi, kızının kaderini iyi yönde ilerlemesi için yönlendirmesi ne güzeldi. Kızının geleceği için eşine ilk defa karşı gelmesi, anne olarak kızına sahip çıkması beni mutlu etti. Sinem’in mağazada karşılaştığı Sevil’den sonra benim de aklım takılı kaldı onda Sinem gibi. Toplumumuz farklı bir insan görmeye dursun, hemen o kişi ile alay etmek, dışlamak ve yok saymak istiyor. O kişinin bakış açısı ile bakmaya çalışmıyor bile. Sevil’i durumundan dolayı dışlasa da kadının her şeye rağmen mücadele edip başarıya ulaşması ve kendi ayakları üzerinde durmuş olmasını takdir ediyorum. Öncelikle bu eseri tanıtım reklamında gördüm ve kapak tasarımına hayran kaldım. Bu kitabı hemen almalıyım dedim ve yazarı ile irtibata geçtim. Sağ olsun imzalı olarak almamı sağladı. Yazarımız eserinde bizlere çok güzel mesajlar vermiş, çok güzel notlar da çıkardım. Yazarımızın emeğine sağlık. Okurlarının bol olması dileğiyle. #gülüzaryıldırım #hayallerinesarıl #okudumbitti #yorum
Hayallerine Sarıl
Hayallerine SarılGülüzar Yıldırım · Sokak Kitapları Yayınları · 202192 okunma
··
489 görüntüleme
Gülüzar Yıldırım okurunun profil resmi
Değerli incelemeniz kitabıma büyük bir değer kattı. Elinize sağlık. Daha nice kitaplarda buluşmak dileğiyle 📚💐💙🥰
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.