20. yüzyılın başlarında Arap milliyetçiliği Araplar'ın
nevi şahsına münhasır bir topluluk olduğunu ve bu toplulu-
ğun kendine has değerleri ve hakları olduğunu iddia ediyordu.
(Dawn, 1998: 165) Türk ve Arap aydınların milliyetçilik yo-
rumları ters yönden birbirlerini besliyordu. Mesela 1904’te Yu-
suf Akçura Üç Tarzı Siyaset'i yazıp Osmanlıcılık ve İslamali-
ğın imkânsız olduğunu iddia ettiğinde Suriyeli Hristiyan yazar
Necip Azuri'de Paris'te “Müslüman ve Hristiyan Araplara ba-
ğımsız bir Arap devleti kurma çağrısı yapmıştı.