Gönderi

Noam Chomsky:
... Ulusların çatışması konusunu ele alalım. Birbirini yok etmeye çalışan iki toplum vardır. Ortaya bir adalet sorusu çıkmaz. Ortaya çıkan tek soru hangi tarafta olduğunuzdur. Kendi toplumunuzu savunup ötekini yok mu edeceksiniz? Yani, tarihsel sorunu bir kenara bırakan bir soyutlama yapacak olursak, 1. Dünya Savaşı'nda siperlerde birbirlerini katleden askerlerin karşı karşıya olduğu şey buydu belli bir anlamda. Bir hiç uğruna savaşıyorlardı. Birbirlerini yok etme hakkı uğruna savaşıyorlardı. Bu tür durumlarda adaletle ilgili hiçbir soru çıkmaz. Çoğu hapse atılmış olan rasyonel insanlar da vardı şüphesiz; mesela bu dediklerimize işaret eden ve tam dabunu yaptığı için hapse atılmış olan Karl Liebknecht gibi ya da öteki taraftan bir örnek verecek olursak Bertrand Russell gibi. Bu karşılıklı katliamın hiçbir türden adaletle bağdaşır yanı olmadığını ve bunu sona erdirme çağrısında bulunmaları gerektiğini anlayan insanlar vardı. Bu insanlara deli, kaçık, suçlu, bilmem ne gözüyle bakılıyordu. Ama etraftaki tek aklı başında insanlar onlardı şüphesiz. Ve böyle bir durumda, sizin tarif ettiğiniz türden, ortada adaletle ilgili bir soru değil, sadece ölümüne bir mücadeleyi kimin kazanacağı sorusunun olduğu bir durumda, verilmesi uygun insani tepki şu olmalı bence: Son verme çağrısında bulunmak, iki tarafın da bir şey kazanmayacağını söylemek, bunu durdurmaya çalışmak -tabii bunu dediğiniz anda da hapse atılır ya da öldürülürsünüz ya da başınıza bu türden bir şeyler gelir, birçok rasyonel insanın başına geldiği gibi.
·
64 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.