Genel hatlarıyla incelediğimde beğenmedim diyemeyeceğim şöyle böyle bir eser.
Aşırı uzun betimlemeler kitabı bunaltıcı ve anlaşılmaz kılıyor, eski bir film izlermiş gibi akıp gitti hikâye ancak sonunda 'ben şimdi bunu neden izledim' hissi uyandırmıyor değil.
İçeriğine değinecek olursak evinde ve kocasıyla kendini yalnız ve mutsuz hisseden bir kadının başka bir erkekte aradığı sevgi işlenmiş. Bence çok yüzeysel, derin hesaplaşmalar alabildiğine fazla ancak çok yetersiz. Kadının ne hissettiği içindeki duygu fırtınaları sadece İstanbul'un boğazı, sokakları ve martıylarıyla betimlemeler aracılığıyla anlatılmaya çalışıyor. Bu konuda hoşuma gittiği söylenemez.
Onun haricinde boş bir gün öylesine, hayata bir şey katması beklenmeden okunabilecek bir yapıt.