Biz başkasını hep gördüğüm kişi olarak düşünürüz. Oysa o da beni gören kişidir. 'Nesne-başkası'nı görüyorum; ama aynı zamanda 'özne-başkası' tarafından görülüyorum, yani bir nesne olarak görülüyorum. Bu bir 'nesne-olarak-görülme'yi utanç, sıkılganlık, şaşkınlık gibi durumlarda, genel olarak başkası-önündeki tüm durumlarda, kendim bir nesne olarak, bağımlı bir nesne olarak duyumsadığım tüm durumlarda deneylerim. Oysa ben, bir nesne için değil; ancak bir özne için nesne olabilirim.