Gönderi

314 syf.
3/10 puan verdi
Kitap, dağılan bir ailenin çocuklarının psikolojisini güzel anlattığı bir girişle bende okuma hevesi uyandırdı, ama karakterler bir yerden sonra hiç gerçekçi gelmedi. Türkçeyi yeni öğrenmiş Amerikalı edebiyat öğretmeni?? Amerikan edebiyatına dair bildiği tek şey ise Hemingway ve London. Çok modern, entelektüel olarak anlatılan babanın sevgilisi Selen ise, 16 yaşındaki bir kız çocuğunun 33 yaşındaki öğretmeniyle ilişki yaşamasını destekliyor, bunun istismar olduğunu bilmiyor mu? O kadar aydınsa ilişkisindeki sorunlarla ilgili neden sevgilisinin çocuğuyla 'arkadaşça' dertleşiyor ve bir nevi annesini kötülüyor? Ayrıca 80'lerin Türkiye'sinde böylesine serbest yaşantılar var mıydı, bilen biri varsa aydınlatsın gerçekten oturtamıyorum. Beni rahatsız eden bir başka konu da duygu geçişlerinin olmaması, Teo ve Nilsu bir anda çok iyi anlaşmaya başlıyorlar, nedeni o ana kadarki yaşantılarının ortak acılarını 'paylaşabilmeleri' mi yoksa yazarın öyle istemesi mi? Çünkü acılarını paylaşabildikleri de yok, Teo da Nilsu'nun eski sevgilileri gibi yüzeysel ve şakacı. Rahatsız eden bir başka konu ise evlenip çoluk çocuğa karışmak isteyen kadınların 'ortalama iyi' olarak küçümsenmesi, belli bir hayat tarzının üstün tutulması. Daha neler neler... Sonu ise bende ilgi uyandırmadı. Yazarın ilk romanı olduğu için mi böyle bilmiyorum ama uzun zamandır böyle vasat bir kitap okumamıştım.
İki Yeşil Susamuru
İki Yeşil SusamuruBuket Uzuner · Everest Yayınları · 20055,7bin okunma
·
425 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.