Okumaktan çok keyif aldığım bir kitap. Yormuyor insanı. Yormayan şeylere hayranım. Müptelasıyım. “bak böyle bir mevzu var” dinler misin? diye başlar gibi. “Tabii ki seve seve dinlerim” dediniz mi, gerisi çorap söküğü gibi geliyor. Doktor Jivago , Boris Pasternak’ın kitabı gibi, savaş, aşk, hasret, gurbet temalarını, ayrı ayrı birleştirip işlemiş. Tabiki doğu sentezi hakim. Doktor Jivago ve Doğunun Limanlarını yakın tarihte okudunuz ise, resmen, yukardan batı ve doğuya bakabiliyorsunuz. Olaylar anlatılırken bile, his ve hayal dünyanız farklı şekilleniyor. Kitap, Osmanlı döneminin son demlerini işliyor. O çöküş yılları. Ordan oraya sürüklenmeler. Bir insanın yaşadığı kaos ve savaş arasındaki duyguları.. Bu dönemde, batılılaşma anlayışı. Bir yandan “ doğuluyuz” biz der gibi, bazı alışkanlıklar. İşte tam burdaki mücadele aktarılıyor. Biz batılı mıyız? Doğulu mu? Bizden batılı olur mu? yoksa biz doğuluyuz, doğulu mu kalacağız. Şimdi ne yapacağız, batılılar gibi, medeniyete ayak mı uyduracağız? Yoksa klasik eski adetlere devam mı? Zaten onlarınki medeniyet mi? İşte böyle. İdealist insanların Savaştan, kaostan etkilenmeyip, doğrularını yaşayabildiğini gösteren bir eser. Ben beğendim açıkçası. Okuyun der miyim? Muhakkak.

Doğu'nun LimanlarıAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202132,3bin okunma

·

292 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.