Kadın kendini geri kazanmalı, kimliğini erkeğin kimliğine bağımlı kılmaktan vazgeçmeli. Çünkü kadını baskı altında tutan yalnızca erkek değildir, yaşamının sorumluluğunu ele almayan kadın kendi kendine de baskı uygular.
Sayfa 517 - Pan YayıncılıkKitabı okudu
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu kadar kısa paragrafla ancak bu kadar net açıklanabilirdi. Özellikle ülkemizin kadınları daha özgüvenli ve daha cesur olmalı.
Gönderiyi okuyunca her ne kadar akla ilk gelen maddi anlamda bir bağımsızlık olsada felsefe, esnek cümlelere kırımızı halılar serdiği için ben onu alıp Merkür'e kadar sündüreyim biraz.
* Yaşamınının sorumluluğunu ele almayan kadın/ erkek -
*Mikroskop altında inceleyeceğim cümle bu.
Zor bu ama farkına varılırsa hayatımıza eşlik eden kim varsa, hem onlar için hem kendimiz için çok büyük bir iyilik yolu olarak; tanım kümemizi , yani kendimize olan sevgimizi, değerimizi, yanımızdaki insanların tavırlarına bakarak karar vermemek.
En büyük sorumluluk, güzel canımı korumak ise yaşamımın sorumluluğunu ele almaksa konu önce buradan başlamalı.
Biz bu dünyada sadece birbirimizin iyiliğine, kötülüğüne şahit oluyoruz.
(Kötülük olmasa bile adı, daha iyi olmaya yeterince çaba göstermeme de denebilir.)
X kişisi Y kişisine karşı, oldukça iyiyse/ kötüyse bu Y'den bağımsız bir durum. Y ne kadarda buna layık biri ya da tam tersi iyiliği hak etmediği için değil.
Şöyle bir örnek verilebilir:" İkimiz bu yolu birlikte yürüyeceğiz. Belki bir ömür belki bir sene bilemiyorum. Süreç boyunca ben senin, hayatına aldığın kişiye nasıl davrandığına şahit olacağım. Her yazı kendi defterine, her günah kendi defterine, her merhamet kendi defterine ben sadece şahit olacağım. Sevgine ya da nefretine," diyebiliriz yanı başımızdaki insana. Hatta dillenmesine de gerek yok, kendi içimizde ısı ve ışık kaynağı olarak durabilir bu yaklaşım.
Bu şekilde yola çıktığınızda ne sevginin daha fazlası isteniyor ne de nefret boyutuna varan duygular çok fazla sarsıyor. Sarsmıyor asla diyemeyiz her davranışın isi kalır üstümüzde, sevginin yokluğu da varlığı da.
Olur da yolumuza canavarlar çıkarsa, ayaklarıyla depremlere neden olmak isterlerse, 7 şiddetinde olacaksa o sarsıntı 3'e düşüyor.
Ve bunun kadını , erkeği yok.
Tekrar yazmak istiyorum cümleyi:
Yaşamın sorumluluğunu ele almak demek bir yerde -kendi değerimizi hiçbir beşere bakarak karar vermemek demek-
Yalnız geldik , yalnız gidiciiiz bu diyardan.
Bu yorum görüntülenemiyor
Kimligimizi , benliğimizi birbirimize bağlayacagimiz ve ufkumuzu bambaşka baharlara açan doğru insanı bulduktan sonra ben ancak buna mükemmel kimlik derim..
Çok doğru yaklaşım. Artık kadınlarımız ekonomik kurtuluşunu erkekte görmemeli, ya da altın bilerziğim olacak diye evlenmemeli. Kendini geliştirip, kendi parasını kazanıp, kendi ayaklarının üzerinde durup yeri geldiğinde aslında ne kadar özgür ve zeki birey olduğunun farkına varmalı..
Kesinkes
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.