Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

ÂLEMLERİN REİSİ
Bizim Reisimiz öyle bir Reistir ki Reisliği yerlerden gökleredir.Kulluktan Sultanlığadır, Sultanlığı kulluğundadır, kulluğundandır. Dışardan biri geldiğinde O'nu diğerlerinden ayıran nübüvvet nurundan tanır yoksa herkes gibidir. Bizim Reisimiz herkesin oturduğu yerde oturur. Bizim Reisimiz herkes ne yerse onu yer, ne içerse onu içer, ne giyerse onu giyer.Açlıktan herkes karnına bir taş bağlarken O iki tane bağlamıştır.Yatağındaki hasırın yüzünde bıraktığı iz karşısında, hüzne kapılıp ağlayana; "...istemez misin dünya onların ahiret bizim olsun der ve teselli eder. Bizim Reisimiz savaşta ve barışta herkesin sığınağıdır. Savaşı barış içindir. Belki nazarında herkesin değeri ayrı ayrıdır ama yanında herkes birdir. O köleleri öyle bir hürriyete kavuşturmuştur ki ; o kölelerin (sultanların) ordusundaki neferlerin kapısında Hanniballar kumandanlık dilenir. Köleyi serasker, yenilmeyen komutanları onların emrine nefer yapar Bizim Reisimiz. Başarıyı kendinden bilip de bakışları bulanıp başları dönmesin diye. O'nun hayata hayat veren nizamında zalimlerin palazlanmasına yer olmadığı gibi mazlumun iniltisi de duyulmaz. O merdane meydana çıkıp hak iddiasında olanlardan helallik ister, sırtını açar buyrun Muhammed'in (sas) sırtını der ve şuur aşılar. Bizim kollarımızdan tutup hakkını arama (her kim olursa olsun) hakkını öğretir ve o ufka kaldırır. Sinesinde bütün âlemi kucaklayan muhabbet ve merhamet uçsuz bucaksızdır.Kızına gözünün hadekası, ciğerparesine :"Ey kızım Fatıma! Babam Peygamber diye güvenme Rabbine karşı kulluk vazifeni yap, Eğer Allah'tan nefsini satın alamazsan vallahi ben bile senin namına hiçbir şey yapamam..." der. O'nun yanında ve hayata getirdiği ve geçirdiği nizamda Bilal de Amr da Zeyd de Selman da Halid de birdir. Üstünlük takva iledir. Bizim Reisimiz "Ey Allah’ım! Senin rahmetini umuyorum, beni göz açıp kapayıncaya kadar (da olsa) nefsimle baş başa bırakma. Hâlimi tümüyle düzelt, senden başka ilah yoktur.” der ve nefsini yüceltmez. Düşmanının (Allah'a düşman olandır düşmanı) arkasından konuşmaz ve kem söz söylemez. Kişi yüzüne övülmez O'nun öğretisinde. Ve yine O'nun öğretisinde Allah'ı inkar edene "kâfir" denmesi hakaret amaçlı değildir. Lisan-ı Arabide kâfir çiftçi demektir. Çiftçi tohumun üstünü toprakla örter, kâfir de Hakk ve hakikatın üstünü örter inkarla.Bizim Reisimiz devletin başı ve başkanıdır, işlerinde terketmediği meşveret ile Allah'ın övgüsüne Mazhar olmuştur ümmetiyle. On yıl hizmetinde bulunan Enesler bir "öff" sesi dahi duymamıştır kendisinden.Dünyada bizimledir ama dünyamızdan değildir. Bizimle kendi halini ateş yakmış olan adamın haline benzetir ki; O adam ateşin etrafında dönüp içine atlamaya çalışan pervanelere engel olmak için çalışır durur....Bunlar Bizim Reisimiz'in kulluğuyla alakalı okyanustan paslı bir kalbe tercüman olan gedanın kaleminden katreciklerdir. Alemlere cin ve inse olan Sultanlığı, gelecekten verdiği haberler...bizim kısır fehmimizin fevkindedir.Hassan b. Sabit dediği gibi “Ben sözlerimle Hz. Muhammed’i (s.a.v) övemedim; Hz. Muhammed’i (s.a.v) övmekle sözlerime değer ve kıymet kazandırmış oldum.” der ve Rabbimizden affımızı diler ve dileniriz.
··
128 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.