Gönderi

Motorumun önünde rüzgarlık olmadığı için, saatte doksan beş kilometre hızla esen bir rüzgar sürekli göğsüme çarpıyor, beni koltuğumun sırtına yapıştırıyor, nazikçe üç yüz kiloluk, hızla giden bu çelik yığınının üstünden atmakla tehdit ediyor ve bana bir sonraki an konusunda hiçbir garantimiz olmadığını hatırlatıyor... Ayrıca her şeyin ne kadar iyi olduğunu; bugün, bu hayatta ne kadar şanslı olduğumu hatırlatıyor. Otobandan karanlık bir yan yola doğru dönüyorum. Uzun farlarımı yakıp önümdeki düz çiftlik arazilerinde geyiklerin olup olmadığına bakıyorum. Etrafta bir şey göremeyince, gaza sonuna kadar basıp aceleyle evimin kollarına doğru ilerliyorum.
Sayfa 517 - Doğan KitapKitabı okudu
·
58 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.