Fiziki kitapçıların kültür üzerindeki önemi
Bir gün önce bir youtube içerik üreticisi ile yorumlarda tartıştım. Kısaca, teknolojinin geliştiğini, artık fiziksel kitapçılara ihtiyaç olmadığını, devrinin geçtiğini falan söylüyordu. Ona İzmir'de olmama rağmen yaşadığım ilçede kırtasiyeciler ve sınav kitapları satanlar dışında kitapçı olmadığını, kitabın herhangi bir nesne olmadığını, rafta, keşfedilerek-bakarak-incelenerek alınabileceğini söyledim. O da bana her şeyin dijital ortamda olduğunu, 1000Kitaptan bütün kitaplar ile ilgili detaylı bilgi edinebileceğimi söyledi. Ona şu cevabı verdim:
"Biliyorum ben de üyeyim zaten. Ancak 1000kitapta olmayan kitaplar? Genel okuyucusu olmayan kitaplar? Onlar ne olacak? Ben 1000 kitapta olmayan ve bir yerde satılmadığı için asla 1000kitap'a kaydedilemeyecek kitapları biliyorum. Ayrıca 1000 kitaptaki içerik okurların subjektif yorumlarına dayalıdır. Yani kitabı elinize alıp bizzat incelemeye benzemez. Sadece klasikler okuyarak, bestseller okuyarak, popüler kitaplar okuyarak okuma zevki gelişmez. Gelişmiyor da zaten. İnsanlar o kitapları görecek, sayfasını açacak ve kendisi keşfedecek. Yabancılar boşuna yüzbinlerce kitaplık kütüphaneler yapmıyorlar bu devirde. Okumanın, raflarda keşfetmenin ne olduğunu biliyorlar. Bizim gibi sefilleştirilmiş okuma kültürleri yok. Bilmem anlatabiliyor muyum?"
Bana cevap olarak, "Anlıyorum elbette ama kütüphane ayrı kitapçı ayrı. Kütüphaneler yapılsa daha iyi olur." dedi.
Ben de ona, "Kitapçı ayrı değil işte. Orada da kitapları keşfediyorsunuz. O yüzden kitapçıların (sahafların) da yaşaması lazım. Avrupa'da olduğu gibi." dedim.
Fiziksel kitapçıların devrinin geçtiğini; her şeyi internetten satın alabileceğinizi; tüm malumata internetten erişebileceğinizi sanmak yanılgıdan başka bir şey değil. (Öyle olsa Amazon da fiziksel kitapçılarını kapatırdı)
Okuma kültürü o değil. Ben de bu sistemin içinde alışverişimi internetten yapmak durumunda kalıyorum. Ancak normalin bu olmadığını, kitap satın almak veya kitaplar hakkında bilgi sahibi olmak için insanların akıllı cihazlara, internet bağlantısına ihtiyaçları olmasına gerek olmaması gerektiğini düşünüyorum. Ne bileyim? Bunlarla, kitapla işi olmayan insanları bile kolundan tutup mahalledeki kitapçıya çekebilmeliydik. Öğrencilerimizi, genç neslimizi kitapçılara çekebilmeliydik. Halk kütüphanelerini hatırlatacak olanlara da şunu söyleyeyim. Gidiyorsun kütüphaneye küçücük bir salon. İçinde kökten mürteci kumarbaz şairin cilt cilt kitapları gibi, aforizma kitapları gibi insanları bir yere götürmeyecek çer çöp kitaplar... Keşke gençlerin ufukunu açabilecek daha çok kitap olsa. Her mahallede kitapçı olabilseydi, gençlerin ufkunu açacak kitaplar kütüphaneye alınmamış olsa bile kitapçıda bulunabilecekti. Bir komplo teorisi olarak, bu tablonun da bilinçli olarak hazırlandığı da düşünülebilir. Kısaca fiziksel kitapçılar ve sahaflar kültür hayatının önemli kurumlarıdır.
·
112 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.