Herkese merhabalar. Bugün sizlere "Prenses Leia'nın günlüğü" kitabının yorumu ile geldim.
KİTAP KONUSU VE YORUMU:
Aileden görmüş olduğu her şeyi kaybetmiş karakterimizin annesi sürekli müzik söylediği için fazlasıyla kızgın bir tavır sergiliyor. Bu sıkıntılardan uzaklaşmak isterken kendisine bir film teklifinde bulunulmuş, hiç zaman kaybetmeden teklifi kabul etmiştir. Film çekimleri sırasında çokça hoşlandığı gizemli bir adamla aralarında aşk filizlenir. Nitekim adam evlidir. Karakterimiz de boşlukta olduğu için bu ilişkiyi sürdürmeye devam eder. Peki ya bu ilişkinin sonu nereye varacak? İlerleyen sayfalarda bunu okuyacaksınız.
Kitabın konusu ne kadar güzel olsa da fazlasıyla derin ve yavaş bir anlatıma sahip olduğu için okumakta zorluk çektim. Sıkıldığım noktalar da oldu, lakin gerçekten ilgi çekici bir konuya sahip. Vakit isteyen zor kitaplardan.
İyi okumalar.
ALINTILAR:
"Bir cin gölünde süzülen nilüfer çiçeği gibi hissediyorum"
"Keşke beni daha çok sevseydin, böylece seni daha az sevebilirdim.
(Ben değil) "
- Ne kadar da etiğim değil mi? Böyle düşüneceğinizi biliyordum.
@nemesiskitap
#kitapblog