Evet, ‘Sarmaşık’ gerçekten yarattığı ütopik dünyayla bana kendini çokça merak ettirdi ve okurken heyecanlandırdı. Novella serisinden okuduğum ilk kitap buydu ve okurken aslında bir miktar aklımı karıştıran ve tam olarak kafamda oturmayan çok şey vardı. ‘Sarmaşık’ bana biraz havada kalmış hissettirdi. Trina’nın bakışından okuyoruz kitabı ve onun iç savaşını okuyoruz aslında. Bu ‘sarmaşık’ çağını ve ‘saha’ olarak adlandırılan eski düzeni sürdürmeye devam eden topluluğu gerçekten kurgu olarak çok sevdim ama her şey üstün körü geçiyormuş gibi hissettim kitabı okurken. Gerçekten sadece düşünmeyle, söylemeyle ve hissetmeyle dünya üzerindeki her şeyi yapabiliyorsunuz. Ölümsüzlüğün ötesine erişiyorsunuz, hatta isterseniz ölebiliyor ve tekrar çocuk olarak doğma özgürlüğü sizin elinizde oluyor. Sadece sarmaşığı ikna ederek bir kadının göğüsündeki tümörü 20 dakika içerinde kesiksiz temizleyebiliyorsunuz ve kadın kalkıp gidebiliyor. Gerçekten her şeyi isteyerek yapabiliyorsunuz. Size istediğiniz mutluluğu ve huzuru veriyor. Evren ve Trina’nın iç savaşı beni gerçekten kendine bağladı. Toplumsal eleştiri olarak ve kişinin kendi duygularının farkına varması olarak çokça altını çizdiğim cümle oldu kitapta. Böyle bir evrende daha farklı kurgular okumayı ve bu evreni gerçekten tam olarak anlayabilmeyi aşırı derecede istememe sebep oldu. Uzun lafın kısası kitabı gerçekten okumanızı tavsiye ederim. Kısa ama çokça anlam çıkartılabilecek bir kitap.

SarmaşıkChana Porter · İthaki Yayınları · 202152 okunma

·

205 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

HC